"Birden bire hayatının tümü oldun"

Başlıktaki cümle damat beyin Baş Harfi Sen isimli şarkısında geçiyor. Kenan Doğulu benim en çok sevdiğim erkek sanatçıdır. Beren Saat ise en sevdiğim aktris. Sevgili olduklarını duyduğumda, ne alakam varsa artık, oğlan bizim kız bizim moduna girmiştim. Hani en sevdiğiniz iki arkadaşınız sevgili olur sonra da evlenir siz de çok sevinirsiniz ya, yukarıdaki fotoğrafı gördüğümde benzer şeyler hissettim. Umarım evlilikleri sonsuz olur ve hep böyle gülümseyerek bakarlar birbirlerine. 
Bi Kenan bulamadık diyeceğim de, Beren oldun mu ki Kenan bulacaksın cevabından korkuyorum. 
Allah mesut etsin. 

İki yabancı

“beni unutma ama seni seviyor olduğumu unut. 
senin gözlerini unutamadığımı unut. 
her gelişinde, kapılarımı açık buluşlarını unut.
bir söz beklediğimi senden, bir ses beklediğimi... 
unut her gece seni gördüğümü rüyalarımda. 
ben ki senin adını görünce bir esnaf tabelasında, bir sokak duvarında, bir bar girişinde oturur sabahlardım orada, öyle bir sevmek ki adına dahi saygı duyardım. 
 adın kilisede şarap kadar kutsaldı. yine de unut.”

Pişman olduğun zaman...

Fotoğraftaki cümlenin manası; "2 tür insan vardır, umutsuzca romantik olanlar ve gerçekçiler" Bugün bayram için annemin dizinin dibine geldim. Bi an geldi, kelimeler yine akmaya başladı. Akan kelimeler yazının devamında. Fotoğrafın alametifarikası ise ben hep ilk türden oldum. Mantığımla hiç hareket etmedim. Geride bıraktığım 2 aya kadar hiç de pişman olmadım. Şimdi en başından keşke ilk türden değil de ikinci türden olsaymışım diyorum. Gelelim yazının aslına.

Gündem ve itiraf

Geçen akşam üzeri mutfak alışverişine gittik kardeşimle. Marketin servisine bindik. Bizden sonra da yaşlı bir teyze geldi. Araca çıkmakta zorlandı, inmekte zorlandı. Servisin içinde "ah teyze keşke bu kadar almasaydın gelecek olan misafir alsaydı ya" şeklinde yorumlar gelince, "kim alacak, kimsem yok ki, bi daha çıkamam diye aldım" dedi. Başımı servisin içinden dışarıya çevirdim...

Yaz

Sezen Aksu'nun en sevdiğim şarkılarından birisidir. İnce ince işlenmiş sözleriyle net bir Sezen Aksu şarkısıdır aslında. Şarkının benim için en dantel kısmı "söz, hiç incitmem, ipek şal gibi akarım omuzlarından" satırı. Bi insanın karşısındakini bu kadar yumuşacık sevebilmesi mümkün görünmese de olsun, aşk şarkılarda güzel.
Yazının ana teması yaz, sıcaklar ve benim sıcaklarla geçinişimle alakalıydı ama başlıktan yaz diye girince malum şarkıyı anmadan geçemedim ki. Bu yaz neler yaptım, yapıyorum, yapacağım isimli çalışmam başlıyor!

Vallahi Galatasaray'ı özledik!

fotoğraf yüksek çözünürlüklü, üzerine tık.
Dünya kupası falan bayağı oyaladı ama tatile de gitmeyince yazın vakit geçmiyor. Hoca transferi goygoyu, ardından Arda muhabbeti falan biraz oyaladı kabul de, bu takım ne zaman top tepmeye başlayacak yahu? Gözümde tütüyor sıpalar (eşek kadar heriflere sıpa dediğim için tarih beni asla affetmeyecek). 
Öyleyse let the fun begin!