Nisana girerken nisan özel yazısı yazmıştım. Mayıs bitecek daha mayıs yazısı yok. Kendimi esefle kınıyor ve yazıya geçiyorum;
- Enteresan bi adam dedem. Memlekete gittiler yaklaşık iki hafta önce. Dün telefonda konuşuyoruz. Ne zaman geliyosun dedim. Daha var hayırdır dedi. Özlediiimm dedim nazlı nazlı. Ne dese beğenirsiniz? Özle özle iyi olur! Wöh yani yaa! :)) Çok seviyorum ben bu adamı.
- Dışarıda yağmur yağmasını çok seviyorum. Ilık ılık yağsın güneş de olsun hafifçe ama gök gürültüsü olmasın arkadaş. Korkuyorum bildiğin yaa yazık bana ama :(
- Seviyorum! içimdeki nefes kadar yakın bana. Soner Arıca'nın "biz" şarkısını dinlediğimiz gün de oldu İclal Aydın'ın "seni seviyordum sen bilmiyordun" şiirini dinlediğimiz de.. Şimdiki şarkımız ise her dönemde olduğu gibi Gülşen'in "hisset beni" şarkısı (dön çarem).
- Farkettim ki biz cidden 40 yıllık evli gibiyiz. Sanki araya o kadar zaman, mesafe, hatalar falan girmedi de hep birlikteydik. Yabancılık, heyecan, stres, kendini beğendirme arzusu sıfırdı. Bunların yerine alışmışlık, sükunet, mutluluk ve tabii ki aşk hakimdi.
- Üç günün en keyifli anları çikolata ve traş zamanlarıydı. Köpük bi insanın yüzüne bu kadar yakışamaz ama yaa :D Şirin babasın sen çocuk :p
- Ondan başka anlatmak istediğim bişey yok. Ama bi lokma da futbola değinmek gerekirse; United şampiyon olamadı, Cimbom şampiyon olamadı. Yerin dibine girsin bu sezon. Inter Şampiyonlar Ligi Şampiyonu olursa içim biraz soğuyabilir.
- Sportif Cümleler'den ayrıldım. Merak edenlere söylüyorum kavga ederek değil öyle olması gerektiği için ayrıldım. Blog zirvede şu an, öyle de devam edecek. BÖ2010'u kılpayı kaçırmışız inanmıyorum!
- Son olarak iş olayı.. İşe evde devam etmek istiyorum. Bu fikrimi akşam söyleyeceğim. Eğer olursa varya dadundan yinmez :))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yazın bakalım 😎