Takımın başında şöyle yönetme işini yapabilen bir yönetici olmadığı, yönetici sıfatıyla takımın başında bulunanların tüm derdi Fatih Terim olduğu ve Fatih Terim'in de oyuncu değişikliklerinde yaptığı hatalar buradan İstanbul'a yol olduğu için Galatasaray'ın kaybetmesi çok normal. Maçlardan önce eski futbolcularla yapılan röportajlar falan bunlar gereksiz işler. Tamam oldu bitti, o gün sevindik falan da bir rakibe, lig şampiyonluğunda yalnızca +/-3 puan değerindeki bir tane maça bu kadar anlam yüklersen kayıp geldiğinde de böyle sinir bozucu oluyor. Rakip takımın hocası her maçtan sonra hakem hakem diye boşuna ağlanmamış işte hasat böyle böyle yapılıyor demek ki. Vallahi helal olsun. Bir imparator değilse de krallık falan gelecektir Sergen'e gelecekte. Galatasaray'a dair söylenecek tek söz Diagne'nin yaptığı (bence doğrudan kırmızı kartın ağır olduğu) saçma sapan faul ile maçın tamamında kusursuz oynayan Luyindama'nın yaptığı iki hata ile gelen iki golün mağlubiyete neden olduğudur şüphesiz. Neyse bu da böyle olsun artık. Beşiktaş'ta umuyorum o kadar çığlığa neden olan pozisyonlara rağmen bir sakatlık yoktur, ki olmadığına da eminim, kuru gürültüyle daha kaç maç kazanacaklar bakacağız. Kazanmaya devam ederlerse de şampiyonlukları hayırlı olsun. Benim gönlümden geçen elbette kendi takımımın şampiyonluğudur. Hedef 23!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yazın bakalım 😎