Oscar adaylıklarından bile evvel izlemeye niyetlenmiştim de, anca nasip oldu izlemek. Filmin söylemek istediği şey ve sorduğu soruların cevabını kendi vermesi yerine izleyenin takdirine bırakması yönleriyle bu sene izlediğim filmlerden farklı bir havası vardı. Sanat için yapılmış bir sanat filmiydi ama toplumdan kopuk da değildi. İran yapımı olması da filme ister istemez bakışı değiştirip merakı arttırıyor. Filmin özüne inmeye çalışacağım çok da ayrıntı vermeden içeride buradan alayım,
Filmin topladığı ödüllerden başlıyorum öncelikle. Oscar'da ve Golden Globes'da en iyi yabancı film kategorisinden ödülle döndüler. Berlin Film Festivali'nde Altın Ayı, Jüri Özel Ödülleri, en iyi erkek oyuncu ve en iyi kadın oyuncu ödüllerini kazandılar. Uzun bir ödül listeleri var ve bu dallarda İran adına kazanılmış ilk ödüller olduğunu söylemekte fayda var. Bir Ayrılık genç bir çiftin boşanmaya karar vermelerinin ardından yaşadıkları bir dizi olayları anlatıyor. Kadın İran'daki hayatlarından memnun değil ve kızının İran'da büyümesini istemiyor. Eşi ve kızıyla yurt dışına yerleşmek istiyor fakat adamın alzhaimer hastası bir babası olduğu için bırakıp gitmek istemiyor. Kadın da kızını alıp gitmek için boşanmaya karar veriyor. Fakat kızı babasıyla kalmayı tercih ettiği için kadın da yurt dışına gitmekten vazgeçip annesinin evine taşınıyor ve çocuğun velayeti konusunda eşine dava açmaya hazırlanıyor. Kadının cephesinde bunlar olurken, adamın cephesinde babasına bir bakıcı bulmasıyla başlayan olaylar yaşanıyor ve adam hapse girene kadar da devam ediyor bu olaylar.
Filmin son sahnesine kadar hatta son sahnesi dahil, nasıl bir sonla biteceğini tahmin edemiyorsunuz. İzleyiciye bırakılan kararlar var dedim girişte, işte son sahnede filmin yargısı ortaya çıkıyor. Film özetle diyor ki, yalan söylemeyeceksin! İki insanın ayrılığı sadece kendi içlerini değil etraflarındaki tüm insanları etkileyen bir olgu maalesef. Filmde en çok Somayeh karakteri -bakıcı kadının kızı- içimi acıttı. Bakışlarıyla, yaşamak zorunda kaldıklarıyla ve yaşayacaklarıyla İran'daki, daha doğru bir tabirle kadının yerinin belli olmadığı herhangi bir toplumdaki kız çocuklarının, genç kızların ve kadınların hayatlarına bir ışık tuttu ki, at gözlüğü takıp sadece kendi dünyasını gören bizlere inmiş bir tokat oldu Somayeh'in hikayesi. Film 123 dakika olmasına rağmen sıkmadan kendisini izletmeyi başarıyor. Daha önce de yazmıştım sanırım geçtiğimiz seneki filmler genelde uzun filmlerdi zaten. Halen izlemediyseniz izlemenizi öneririm. Filmin bir çok ayrıntısından bahsettiğim için spoiler'ı es geçiyorum. Bilgiler ve fragmanla da noktayı koyuyorum. İyi seyirler.
Filmin topladığı ödüllerden başlıyorum öncelikle. Oscar'da ve Golden Globes'da en iyi yabancı film kategorisinden ödülle döndüler. Berlin Film Festivali'nde Altın Ayı, Jüri Özel Ödülleri, en iyi erkek oyuncu ve en iyi kadın oyuncu ödüllerini kazandılar. Uzun bir ödül listeleri var ve bu dallarda İran adına kazanılmış ilk ödüller olduğunu söylemekte fayda var. Bir Ayrılık genç bir çiftin boşanmaya karar vermelerinin ardından yaşadıkları bir dizi olayları anlatıyor. Kadın İran'daki hayatlarından memnun değil ve kızının İran'da büyümesini istemiyor. Eşi ve kızıyla yurt dışına yerleşmek istiyor fakat adamın alzhaimer hastası bir babası olduğu için bırakıp gitmek istemiyor. Kadın da kızını alıp gitmek için boşanmaya karar veriyor. Fakat kızı babasıyla kalmayı tercih ettiği için kadın da yurt dışına gitmekten vazgeçip annesinin evine taşınıyor ve çocuğun velayeti konusunda eşine dava açmaya hazırlanıyor. Kadının cephesinde bunlar olurken, adamın cephesinde babasına bir bakıcı bulmasıyla başlayan olaylar yaşanıyor ve adam hapse girene kadar da devam ediyor bu olaylar.
Filmin son sahnesine kadar hatta son sahnesi dahil, nasıl bir sonla biteceğini tahmin edemiyorsunuz. İzleyiciye bırakılan kararlar var dedim girişte, işte son sahnede filmin yargısı ortaya çıkıyor. Film özetle diyor ki, yalan söylemeyeceksin! İki insanın ayrılığı sadece kendi içlerini değil etraflarındaki tüm insanları etkileyen bir olgu maalesef. Filmde en çok Somayeh karakteri -bakıcı kadının kızı- içimi acıttı. Bakışlarıyla, yaşamak zorunda kaldıklarıyla ve yaşayacaklarıyla İran'daki, daha doğru bir tabirle kadının yerinin belli olmadığı herhangi bir toplumdaki kız çocuklarının, genç kızların ve kadınların hayatlarına bir ışık tuttu ki, at gözlüğü takıp sadece kendi dünyasını gören bizlere inmiş bir tokat oldu Somayeh'in hikayesi. Film 123 dakika olmasına rağmen sıkmadan kendisini izletmeyi başarıyor. Daha önce de yazmıştım sanırım geçtiğimiz seneki filmler genelde uzun filmlerdi zaten. Halen izlemediyseniz izlemenizi öneririm. Filmin bir çok ayrıntısından bahsettiğim için spoiler'ı es geçiyorum. Bilgiler ve fragmanla da noktayı koyuyorum. İyi seyirler.
Imdb notu: 8.6/10
Tür: Dram, Gizem
Süre: 123 dakika
Yönetmen: Asghar Farhadi
Oyuncular: Ali-Asghar Shahbazi, Merila Zare'i, Babak Karimi, Kimia Hosseini, Sahabanu Zolghadr, Shahab Hosseini, Sareh Bayat, Peyman Moadi, Leila Hatami, Sarina Farhadi
Senaryo: Asghar Farhadi
Konu: İran'da yaşayan Simin ve Nader çifti boşanmaya karar verirler. Fakat bu boşanma yalnızca çiftin değil, etraflarındaki birçok insanın hayatını etkileyecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yazın bakalım 😎