İnsan bile bile lades der bazen demiş şair. Böyle bir şair olmayabilir, ama ola da bilir. Ben bu şairi hiç okumamış bile olabilirim. Dolayısıyla yazdıysa da bilmeyebilirim. Ama böyle bir laf var: insan bile bile lades der. Ben dünya bile bile lades diyenler şampiyonuyum. Her türlü kalp kırığımı eşeleye eşeleye kanatırım, kanayacağımı bile bile bak... Geri dönmemem gerekiyor ya, inadına geri dönerim, cinayet mahalline dönen katil gibi, ahtapotun vurula vurula öldürülmesi gibi tekrar tekrar kendimi öldürürüm. Dertleşme modundayım gelin.
Artık yapmayacağım dediğim her şeyi ama HER ŞEYİ tekrar yaptım ben bu hayatta.
Bir daha sigara içmem dedim çok üzüldüğüm bir günün akşamında, ertesi sabah gidip paket aldım, o paketi bitirdim.
Onu bir daha yazmayacağım dedim, tekrar tekrar yazdım, onu da yazdım, ona da yazdım. Bin bir kere pişman oldum, yine yazdım.
Bazen mevzu sadece o olmadı mesela...
Üzüleceğimi bile bile aynı soruyu defalarca kez sordum karşımdaki insanlara, alacağım cevapları bile bile.
Hiç içimden gelmemesine rağmen vaktimi değerlendirmek amacıyla okula başladım. Dersleri çalışmak zoruma gidiyor. Aldığım notlar tatmin etmiyor. Olmayacağını bile bile sözel olduğunu bile bile atladım sazan gibi.
Galatasaray'ın bu sezon kötü olduğunu göre göre 17'de 17 yaparız diyor, gaza geliyor, kendi kendimi inandırıyor, olmayınca da kahroluyorum. LAAADEEES!
İçimdeki şımarığa hiç dur demedim, diyemedim, diyebileceğimi de düşünmüyorum ve çoğu şeyi de -başta huzur- bu sebepten kaçırdım, ertelemek zorunda kaldım.
Hayatta şunu asla yapmayacağım dediğim tek şey var: kimsenin lafına bakmadan yaşamak. İçimden geldiği gibi, gönlümün dilediği gibi, o an nasıl mutluysam öyle olacak şekilde. İşte bunu yapıyorum. Bunu başarıyorum. Serap için kocaman bir alkış!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yazın bakalım 😎