Çavdar Tarlasında Çocuklar | J.D.Salinger

Arıza bir çocuk Holden. Kitabımızın baş rolü, birinci adamı. Ergen bunalımlarında. Okulla imtihan ediliyor sürekli. Muhtelif okullardan muhtelif serserilikleri sebebiyle atılmış, okuduğu son okuldan da atılmasının akabinde kendine nasıl bir yol çizeceğini arıyor. Huysuz, kararsız, pimpirikli bir adam. Arada bi ağzına bi tane çakma isteği gelmiyor değil. O kızı aramak istiyor sürekli mesela, aramıyor bir türlü. "Havamda değilim, böyle şeyler için havaya girmelisiniz" falan diyor. Tam bir ergen tribi! Salak çocuk 😒 Kitapta en sevdiğim karakter ise açık ara Pheobe. Sevimli velet. Gözümün önünde saçları kıvır kıvır sarışın, boncuk gözlü bir kız çocuğu belirdi. Filmi var m bilmiyorum, yoksa ve çekilirse bu şekilde bir kız bulunsun. Kitabı okurken sadece şu Amerikan filmlerinde eleştirdiğimiz "hey dostum senin sorunun ne" kafasına çok seri şekilde ulaşmak yordu beni. Kitabı okuyanlar anladı bile! Ben kitabı Yapı Kredi Yayınlarından okudum, çok da sevdim. J.D.Salinger'in tek kitabıymış bu, şaşırdım. Sanki daha yazacak çok şeyi varmış gibi gelmişti bana. 200 sayfalık kitabın D&R fiyaı 12 TL. 

ps: "sakın kimse bir şey anlatmayın. sonra herkesi özlemeye başlıyorsunuz."

Günlerden Galatasaray #19

Dengesiz bir takıma dönüştü Galatasaray. Tamam, kimsenin günü günüyle eş olmaz. Fakat deplasmandaki bir maçta (Karabük) yenilip içerideki iki maçta (Erzincan - Akhisar) totalde bir düzine gol atarsanız ya deplasman fobisi hortlamıştır ya da dengesizsinizdir. Sevinmem mutlu olmam lazım şu an ama istikrarlı bir şekilde ilerlemiyor takım, bunu da göz önünde tutmak lazım uçuşurken. 

Akhisar maçını tam 6 golle geçtik. Goller; Bruma'nın son vuruşu bir türlü yapamayıp, yapamayıp, yapamayıp bu maçta nihayet bunu başarabilmesi, hem de 2 kez; Sinan'ın döner dönmez golle buluşup tutukluk yaşamaması; Selçuk'un penaltıdan da olsa gol atabilmesi; Yasin'e nasip olan 300. Arena golünün ardından belki aidiyetinin biraz yükselip artık daha dikkatli bir adam olabilecek olması ve Semih'in de skora hem de ilk dakikalardan katkı koymasıyla kendisine defansif açıdan yöneltilen eleştirilerin biraz yumuşaması açısından önemliydi. Galatasaray'ın 6 golünün 2'si Bruma, birer tanesi de Semih, Selçuk, Yasin ve Sinan'dan geldi. Wesley'nin ise maça olan katkısı onu maçın adamı yapmaya yetti. Yürüyedurun aslanlarım!

Biraz Pop Biraz Sezen | Sezen Aksu

Aylardan sonra, yıllardan sonra yeniden yan yana olmaaak. 

Müzik yazısına böyle girilir. Sezen Aksu 2011 yılında çıkardığı Öptüm albümünden tam 6 yıl sonra geçtiğimiz hafta Biraz Pop Biraz Sezen albümüyle yeniden, hem de yeni şarkılarla ortaya çıktı. Albümün çıkış tarihi ayrıca Sezen'in "Yol Arkadaşı" Onno Tunç'un da ölüm tarihi. Yani Sezen yine tüm inceliğiyle bize bir şeyler anlatmaya çalışıyor!  Bize düşen de şarkıları tek tek dinleyip yorumlamak. 

Şeytan Ayrıntıda Gizlidir | Ahmet Ümit

Ahmet Ümit'in okumadığım kitaplarından biriydi. 2-3 günde okudum. İnce bir kitap zaten. Bir de klasik Ahmet Ümit romanlarının aksine kısa kısa hikayeler okuyoruz. Tabii başrolde yine Başkomser Nevzat var. Yalnız hikayelerden birisi dikkatimi çekti. Hikayede kopukluklar olmuş. Mesela kızın uyuşturucu testini yapan polise başta Nermin diyorlar sonra Neriman diyorlar. Ayrıca Nevzat katili oğluna benzetiyor. Yanlış hatırlamıyorsam Nevzat'ın kızı vardı ve eşiyle birlikte cinayete kurban gitmişlerdi. Bu iki ayrıntı dışında güzel kitaptı. Vaktinde Nejat İşler'in dizisi vardı Şeytan Ayrıntıda Gizlidir diye. Çetin Tekindor ile oynamışlardı hatta. Şimdi baktım, bu kitaptan yürüyerek yazılmış kitap. Şimdi içim daha da ısındı işte 😁 Everest Yayınlarından çıkan kitap 200 sayfa ve D&R satış fiyatı 12.50 TL. Okuyalım efendim.

Günlerden Galatasaray #18

Giden her puanın ardından, hep biz olduk el sallayan.

Haykırsak duyarlar mı sesimizi Karadeniz'in neresinden galip çıktık ki?..

Bakmayın şimdi goygoya vuruyorum cumartesi akşamı gerçekten çok üzüldüm. Hayaller şampiyonluk, hayatlar Karabük'te bırakılan 3 puan. Allah sonumuzu hayır etsin. Yürüyedurun aslanlarım!

Ali Eyüboğlu | Tarkan

Kitabın son sözünde Ali Eyüboğlu'nun şöyle bir cümlesi var; "bu kitabı nasıl bir beklentiyle aldığınızı bilmiyorum. Okuduktan sonra duygularınızın neler olduğunu da..." Ali Eyüboğlu bir magazin gazetecisi. Kendisini görsem muhtemelen tanımam fakat Tarkan'ı, bilhassa yurt dışında bizim bilmediğimiz, takip edemediğimiz, sosyal medyanın kitabın geçtiği dönemde çok yoğun olmaması nedeniyle tanıyamadığımız Tarkan'ı anlatmasının üzerine almaya karar verdim bu kitabı. Dün akşam da bitirdim. Okumaktan çok keyif aldığım bir kitap oldu. Bilmediğim o kadar çok şey varmış ki! Kitapta Tarkan'ın en sevdiği renk, binmek istediği araba markası falan yok. Kitap Tarkan'dan ziyade Tarkan'ın başarılarını anlatıyor ki bence daha mühim olanı bu. Mesela Tarkan'ın İsveç'te İngilizce ve İsveççe dışında ilk kez bir şarkıcının kendi dilindeki şarkısının müzik listelerinde zirveye yerleştiğini biliyor muydunuz, yada hiç beklenmedik şekilde Arjantin'de, Meksika'da, Portekiz'de, hatta Japonya'da Tarkan'ın albümlerinin satıldığını... Ben bilmiyordum. 

Okurken hem gurur duydum hem de duygulandım. Şımarık ve Şıkıdımın bolca ekmeğini yiyen Tarkan, bugün neden daha ileri götürmüyor bu başarılarını? Hem de sosyal medyanın bu kadar geliştiği, küreselleşmeyle zaman/mekan algısının bu kadar ortadan kalktığı ve ulaşacağı kitlenin yüz binlerle sınırlı kalmayıp milyonlara yükseleceği bir ortamda... Dilerim bunların hepsi ve çok daha fazlası gerçekleşir. Kitabın kapağında da dediği gibi Tarkan gerçekten bir mega star. Beğenin yada nefret edin, Tarkan daha iyisini yapana kadar en iyisi bu olacak. Mona Yayınevinden çıkan kitap 240 sayfa ve D&R satış fiyatı 20 TL. Kitaba bence bi şans verilir. 

Günlerden Galatasaray #17

Bana kombine alın, şampiyon olun. 

Galatasaray Konya deplasmanından -7 dereceden 3 puanı Sabri'nin tek golüyle çekip çıkardı. Şükür. Bu havada çok bile. Yürüyedurun aslanlarım!

ps: Garry yeni çocuk Rodrigues, olacaksın inşallah kardeşim.

Hüsnü Arkan | Gülhisarlı Terziler

Geçen sene Hüsnü Arkan'ı o kadar çok dinledim ki, kitabının yayınlandığını görünce çok şaşırdım. Sonra da çok utandım. Çünkü bu kendisinin ilk kitabı değilmiş. Benimse bundan haberim yokmuş. Kitapta Ayhan Demir isimli karakterin hayatının bir dönemini kendi gözünden, teyzesinin gözünden ve ustasının gözünden anlatımını dinliyoruz. Benim için yabancı bir tarz. Arkan'ın kendisi bu anlatımı "oyuncaklı işler bunlar" diye tanımlıyor. Kitabın ilk bölümünde bu tarza adapte olana kadar bir şey anlamadım sanırım, avel avel okudum. Sonra içine girince anlıyorsun hikayeyi, hikayedeki insanların yaşadığı o küçük dünyaya kapanmışlıklarını. Tasvirler başarılı. Kitabın sonuna doğru tadı geldi açıkçası. Diğer kitaplarını da merak ediyorum şimdi. Elimdeki stoklar tükenince yeni bi kitabını denerim sanırım. 214 sayfalık kitabın D&R fiyatı 17.50 TL.

Çalgı Çengi İkimiz | 2017

Canım Selçuk ne çekerse izlerim. Ne yazarsa okurum. Peşin peşin bununla başlayayım. Çalgı Çengi'nin ikincisinin çekilme mevzusu ilk filmin izlendiği ilk andan itibaren Selçuk'un aklındaydı muhtemelen ve insanlar da hepimiz de o kadar çok istedik ki bunu, ha oldu ha çekilecek dedik dedik, nihayetinde araya giren 2 film ve 2 dizinin ardından Çalgı Çengi İkimiz ismiyle geçtiğimiz hafta içinde çeşitli sinemalarda, 6 Ocak Cuma günü de tüm Türkiye'de gösterime girdi filmimiz. Niye bu kadar sahiplendim sorusunun bir cevabı muhtemelen yok. Sevdiğim insanların iyisini de kötüsünü de sahiplenirim. Bu cümlelerin ardından ne kadar objektif olunur sorusunun cevabı da yok aslında. Ama ben yazdım, kıymet verip okuyanların gözlerine sağlık. Başlıyorum!

OTUZ!