Allah kalbimi biliyor ya, hafta sonu Konya maçı için tedirgin olduğum ne varsa bu maçta yaşadık. Gerçekten insan kötüyü çağırıyormuş. Konya maçında kendi sahamızda olunca bir şekilde toparlandı, eh şans da yanımızdaydı açıkçası. Bu maçta da inadına şanssızdık. Yalnızca direkten dönen şutlar ağlarla buluşsa yürüye yürüye lidere ortak olmaya devam edecektik şimdi. Öbürleri kamyonla gol atarken benimkilerin bir türlü sonuca varamaması sinir bozucu, evet. Kapak fotoğrafı olarak da Kerem'i seçtim zira maçın berabere bitmesini tek başına tayin etti. Önce golünü atarak Galatasaray'ı öne geçirdi, sonra ceza sahası içinde düşüp hakemin kendi lehine penaltı noktasını göstermemesine epey içerledi ki oyuna küstü, tuhaf tripler içine girdi en sonunda da ceza sahası içinde kollarını korkuluk gibi açarak Sivas'a penaltı kazandırdı. Maçın sonunda gelen penaltıyı da rakip affetmeyip maça ortak oldu ve 3 puana kan doğrandı maalesef. Ben de buradan Dries'in akıl dolu oyununu övmek yerine Kerem'e kızmak zorunda kaldım özetle. Neyse, en azından şu "eşit puanlar", "düşman kardeşler", "bakalım kim tökezleyecekler" goygoyunun baskısı üzerimizden kalktı. Şimdi öbürleri düşünsün. Neticede kazanmaya devam etmek zorunda olan onlar. Sondan bir önceki maç da Sami Yen'de onlarla olduğuna göre bir noktada bu baskının altında kalacaklar. Yürüyedurun, hedef 24!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yazın bakalım 😎