Bölüm 126 & 127: Müthiş İkili & Gelecek Planları

İki bölümü de yazmadım, yazamadım. Bugün iki bölümü birden yazayım, 128'in de fragmanını vereyim, cumaya kadar Kavak Yelleri de çıksın aradan :))

Ağlamadan mutluluk olmaz

Sevgili Tarkan'ın Ayrılık Zor şarkısının girişidir, "ağlamadan ayrılık olmaz, hatıralar uslu durmaz" cümlesi. Onu Galatasaray'ımızı düşünerek biraz değiştirince ağlamadan mutluluk olmaz başlığı çıktı. Gelelim başlığın içerdiği fikirlere;

Galatasaray'ın verdiği dayanılmaz acı

Bir süredir elimi futboldan çekmiştim. Bunda sevdiceğimin yoğun kıskançlığı etkili olsa da -aşkım üstüne alınma lütfen taş atmıyorum- Galatasaray'ı uzaktan uzaktan takip ettiğimi de saklayamayacağım. Ama artık ayyuka çıktı bişeyler ve Galatasaray tam tabirle dibe vurmuş durumda..

Yüüüüüüüzz (:

Blogun 99. yazısından sonra ne yazsam da 100. yazıya yaraşır bi yazı olsa diye düşündüm durdum bi kaç gündür. En son dün öğlen sevdiceğime; "nefesiiiim yazıyı sen yaz noluuuuurr" dedim ama noluuuur dememe rağmen reddedilince {:c} kendi göbek bağımı kendim keseyim dedim. Ve sonunda yazıyı da buldum. Efendim 100 yazıda desteğini esirgemeyen herkese teşekkürler. En çok da ömrümün sahibine Yar iyi ki varsın Yüüüüüüüzüncü yazım hayırlı olsun. Nice yüüüüzlere :))

Kolpa

4 tane müzisyen gencin kurduğu bi grup Kolpa. Bi kaç senedir piyasadalarmış, fakat bendeniz geçtiğimiz aylarda farkettim kendilerini. Önceki gün de albümlerini dinlemeye başladım. Ve bloga yazmaya değer olduklarını düşündüm. Buyrun efendim başlayalım;

Can Yücel'den #5

Üstad yapmış yapacağını, taaa içimize dokunan bi şiirini daha keşfettim :)

Bölüm 125: Eski bi dostu bekler gibi..

Kocaman bi sezonun ardından nihayet onu tekrar izleyebilme şansına ulaştık. Dizinin o kasvetli, sıkıcı ve melankolik havası yukarıda gördüğünüz karşılaşmadan itibaren adım adım dağılıp yerini güneşli bi bölüme teslim etti.

Can Yücel'den #4

Bugün sevgili Can Yücel'in ölüm yıldönümüymüş. Sevmem ölümleri yazmayı ama, Can Yücel de ölmeseydi iyiymiş be. Tam sevdiceğime kavuşmuşken, bizim için yazılması gereken daha çok satır, söylenmesi gereken çok sözler vardı. Martılar seni özledi usta, biz de tabii..

Nerde kalmıştık? #2

Biri şu kıza kafa atsın!

Sezon kupayla başlar

İlk yarım saati çıkar at, gerisi müthiş maçtı. Murat Kosova klişesiyle "işte Premier Lig bu!" Çelsiyi de kutlarız oyunundan ötürü ama şeytanlar enfesti.

Bölüm 124: Hayâli Tehlike

Adım adım eski dosta yaklaşırken olayların da düğümlerinin çözümlenmeye başladığı bi bölüm oldu Hayali Tehlike.

Ağustos özel yazısı

Bu ayın yazısı biraz gecikti, tıpkı bundan önceki yazılar gibi. Kusura bakmıyosunuz ve yazıya başlıyoruz. Buyrun efendim dünyamın kapıları ardına kadar açılsın;

Tarkan - Adımı Kalbine Yaz

Hiç girmek istemesem de sene başında hakkında çıkan uyuşturucu iddialarından, göz altına alınmasından falan sonra bir kesim Tarkan'ın asla eskisi gibi olamayacağını savunmuştu. Tarkan benim çocukluk ve ilk gençlik kahramanlarımdan birisiydi. Kendimi bildikten sonra ne kadar Kenan Doğulu'ya yönelsem de, Tarkan'ın hep özel bi yeri olmuştu. İşte o Tarkan bizi 2010 yazına enfes bir albümle hazırlıyor şimdilerde; Adını Kalbime Yaz..

Galatasaray Formaları 2010-2011

Efendim çok özel bi haftayı geride bıraktım. Bu hafta içinde bloga yazı yazmak şöyle dursun, pc'ye film izleme mesafesinde kaldım. Bu yüzden forma yazıları, ağustos yazısı ve tabii ki Tarkan albümü kaldı. Hepsini sırayla ele alacağız inşallah. Önce Galatasaray dedim ve forma yazısıyla başlamak istedim. Şurdan buyrun;

Bölüm 123: Süperman olmak lazım bazen


Aslı'nın Efe'ye veda etmesinin dışında pek de izleyemediğim bi bölüm oldu Süperman olmak lazım bazen.. Şöyle ki;