Playoff'un ilk bölümü tamamlandı. Son maçta Trabzon deplasmanına gitti takım ve 4-2'lik galibiyetle döndü cumartesi akşamı. Bense, ancak bugün dönebildim cumartesiye. Blogu ihmal ettiğimin farkındayım, toparlamaya çalışıyorum, toparlayacağım. Maça dönecek olursam, Galatasaray öyle hızlı başladı ki maça, zaten net bir galibiyet alacağı belliydi takımın. İlk yarıda Selçuk ve Necati (2) ile bulunan üç gol ile iyice rahatladık. İkinci yarıda Trabzonspor durumu 3-1'e getirse de, aynı dakika içinde Eboue'nin golüyle Trabzon'un umutlanmasına fırsat vermeden gol perdesini (klişenin dibine vururum) kapadık kendi adımıza. Muslera'nın ceza sahası içinde Olcan'ı düşürmesiyle Trabzon'un penaltı kazanmasına neden oldu ve Colman'ın ikinci golüyle maç 4-2 bitti. Galatasaray fire vermeden yola devam ediyor, etsin de. Gerçi bu dibine tükürdüğümün ortamında daha ne kadar devam eder belli değil ama bırakıp gidilemiyorsa, sonuna kadar savaşsın.
 |
| spoiler! |
Dikkat! bu yazıda 23 Nisan sabahında yayınlanmış House ile 28 Nisan sabahında yayınlanmış The Big Bang Theory hakkında çok ağır spoiler vardır. Ona göre bak sonra görmedim duymadım olmasın. Gossip Girl'ü şutladık, How I Met Your Mother ekibi yine yatışta, Sherlock'u özledim ya ben :/ Zaten House'ta da geriye saymaya başladık. Bari tadını çıkara çıkara yazayım. Başlıyorum.
E Galatasaray kazanamadı ne nağmesi ne şampiyonluğu diye düşünenler ctrl + w yapsın. Nasıl koyduk ama zaaaa xd diyenler de ctrl + w yapsın. Başka takımın taraftarı olup da "o iş koreografiyle olmuyo kenks" diyenler zaten ctrl + w yapsın. Sıraladıklarım bi çıksınlar biz kalanlarla içerde bişey deneyecez. Buyrun;
Tek fotoğraf.
Sebebi yok, koşulu yok sana olan sevgimizin. Bir annenin evladını sever gibi seviyoruz seni Galatasaray. Ne yaparsan yap seviyoruz. Hep sevdik, hep seveceğiz.
Akşamki maçta seninle ağlayıp seninle güleceğiz. Al şu maçı sevindir hepimizi.
Görsel: Galatasaray.org giriş sayfası.
ps: ilk maçta böyle yazdım 3-1 kazandık, ikinci maçta yazdım kaybetmedik. Totem budur!
Dikkat! 16 Nisanda yayınlanan House ve How I Met Your Mother ile ilgili ağır spoiler içerir. Sonra vay ben görmedim, duymadım demeyin. Bu hafta yazı bi hayli gecikti, kabul. The Big Bang Theory'nin yüzüncü bölüme özel çekilmiş özel bölümünün alt yazısını bekledim de çıkmayınca o kaldı. Zaten röportaj ve diziden pasajlar şeklinde hazırlamışlar özel bölümü yani spoiler'lık bi tarafı yok izlediğimde eklerim yine. Başlıyorum,
Siz bunları okurken, ben ya dışarıda hafta içi pikniğinde olurum ya da evde battaniyemin altında How I Met Your Mother izliyor olurum, bilmiyorum şimdi. Ama nerede olursam olayım bu resmi hatırlayıp tatlı tatlı tebessüm edeceğim. Zira, bu kadar iyi anlatılabilir miydi bir durum bilmiyorum. Sevmek zor zanaat yeğen diye triplere girip kendimle çelişmek istemiyorum ama sevmek cidden zor. Aklı başında olan varsa aşık olanlara özenmesin. Hayatını yaşasın keyfine baksın. Bak abla sözü dinleyin.
Birileri hakemleri tartışadursun, göstere göstere, yardıra yardıra, tadını çıkara çıkara şampiyon olacak Galatasaray. Bu takım, bu taraftar, bu futbolcular şampiyonluktan azını hak etmiyorlar zaten. İki hafta önce gırtlak gırtlağa gelen iki futbolcu bile can ciğer kuzu sarması olabiliyorsa, İmparator'un da dediği gibi "Galatasaray bu kavgadan güçlenerek çıkacak" demektir ve çıkmıştır. Maça dair edilecek çok laf yok. Oynayan taraf, hak eden taraf kazandı. Beşiktaşlılar maalesef maça konsantre olamadıkları gibi, Galatasaray'ı durduramadılar da. Melo'nun gol atması, Aydın'ın gol atması, 5 puanlık fark, oynanan oyun, sonrasındaki sevinç, Florya, Fatih Terim, yabancı futbolcuların Abdürrahim Albayrak tezahüratı (öğretsek Nevizade'yi bile söylerler yeminle).. Galatasaray geliyor, hazır mısınız?!
Nisan demeye bin şahit ister nisan ayımıza hoşbulduk. Hala havaların şöyle pıtır pıtır cıvıl cıvıl olmamasından şikayetçiyim. Evet, bir ayda hiç bişey değişmedi benden tarafta. Sizden tarafta değişiklik varsa negzel olur şöyle anlatsak dinlesek falan.. Ne yazsam diye kafamda çeviriyorum da başlamadan devamı gelmeyecek sanırım. Öyleyse başlıyorum.
Dikkat bu yazı 9 nisan pazartesi gecesi yayınlanan How I Met Your Mother ve House ile ilgili ağır spoiler içerir. İzlemeyen ona göre tıklasın. Shameless ve Sherlock'un sezon finalinin yapmasının ardından, artık izlemeye dayanamadığım Gossip Girl'ü de çıkartmamla birlikte, yeni bölümü olmayan The Big Bang Theory'i de çıkarırsak, geriye kalan, bana kalan dizileri konuşalım, önden buyrun..
Dün izin günümdü dolayısıyla Fernando'nun bu şahane anını bugüne ertelemek zorunda kaldım. Çok duygusal bi andı, bloga yazıp tarihe not düşürmezsem içimde kalırdı, pazar akşamı yazmış olsaydım aceleye gelip içime sinmeyecekti falan.. İyi oldu böylesi iyi. Peki nereden çıktı Muslera'ya penaltı kullandırmak?
Normal sezon bitti. Galatasaray ligi en yakın rakibinin 9 puan önünde girecek ki, bu da playoff'ta 5 puanlık fark demek. Açıkçası fark daha düşük olsaydı da daha yüksek olsaydı da fikrim aynıydı. Bu Galatasaray bu sene şampiyon olmak zorunda. Öyle kenetlenmiş, öyle mutlu ve evet duygusallığın dibine vuracağım ama öyle sevimli bi takım izliyoruz ki ödüllendirmek geliyor içimden. Çok seviyorum herkesi ayrı ayrı.. Şampiyonluk yazısında bol bol ağlarım zaten de dün akşam Manisa deplasmanından 4 golle döndüğümüzün müjdesini tarihe not düşeyim derhal. Gollerin ikisi Selçuk'tan, biri Baros'tan ve biri de Muslera'dan geldi. Muslera'nın golünü ayrıca yazıp orada da ağlayacağım evet :) Hani bazen çok şey söylemek isteyip de tıkanırsınız ya, öyle bi an yaşıyorum bugün. Maçın mutluluğuyla yazıyorum yazıyı yarın yayınlayacağım. Off tıkandım yaa :)) Söylenecek her şey söylendi, şimdi şampiyonluk vakti.. Yürüyedur Galatasaray'ım!
 |
| hahaha |
Dikkat! Bu yazı 2-6 Nisan tarihleri arasında yayınlanan diziler hakkında ağır spoiler içerir uyandırayım! Bereketli bir hafta oldu. Shameless'in sezon finalini yaptık, finale doğru giden House'u izledik, The Big Bang Theory'nin yeni bölümü de geldi. Bi tek How I Met Your Mother'ın yeni bölümü hala yok. Pazartesi gecesi gelir diye düşünüyorum. Shameless'in her sezon 12 bölüm yayınlaması çok gıcık değil mi yaa :/ Başlıyorum!
Normal sezonun bitimine bir kala Orduspor'u konuk ettik. Necati ve Sabri'nin golleriyle 2-0 geçtik Orduspor maçını da. Hafta içi yaşananlar, Galatasaray'ın sürekli içine çekilmeye çalışıldığı durum falan yukarıdaki fotoğraftaki cevabı aldıktan sonra inşallah azalarak biter. Dün akşam maçtaki tempoyu istediği zaman yükselten istediği zaman düşüren bir Galatasaray vardı. Oyuna falan çok değinmeden asıl mevzuya geçeyim zira sabırsızlanıyorum. Dün Sabri Galatasaray'ın ikinci golüne imza attı. Sağ kanattan sol direk önüne sürpriz bir koşu yaparak hem de. Sabri dün akşam dünyanın en güzel gol sevincine imzasını atarak birçoğumuzun gözlerini doldurmayı başardı. Sabri golü atar atmaz kenara koştu. Fatih Terim'e sarılmasını beklerken, yedek kulübesinin arkasındaki tribüne yöneldi ve bebeğini eşinin kucağından alıp bi iki hoplattı öptü saha içine geri döndü. Ve evet bu dünyanın en güzel gol sevinciydi.
