Tam karantina, epidemi, bilim kurgu gibi geçirdiğimiz bugünlerde okunacak kitabı seçmişim yani. Kendimi tebrik ediyorum öncelikle. Yıllardır okumak isterdim Saramago'nun Körlük kitabını, bugünlere kısmetmiş. Bu kitabı okumak için doğru zaman dememin sebebi, kitabın psikolojimi bozmuş olması tabii ki. Psikolojimin bozulması şöyle çalıştı; gözlerimi açarken tedirgin oluyordum çünkü kitaptaki o büyük beyaz boşluğun içine düşüverecekmişim gibi hissediyordum. Bu korku yüzünden son birkaç gecedir üçten önce uyuyamadım mesela. İnsan durduk yere Nobel'den edebiyat ödülü almıyor demek ki. Kitabı halen okumamış olanlar varsa özetle şu; adamın biri trafikte kırmızı ışıkta beklerken aniden kör oluyor. Sonra o adamı muayene eden göz doktoru, adamın eşi, doktorun sekreteri falan derken körlük tüm dünyaya salgın bir hastalık gibi yayılıyor. Bunun dışında söyleyeceğim her şey spoiler olacağı için burada keseyim ki "eee sonra?" diye merak edip okuyun. Kitapta eleştireceğim tek bir nokta var. O da, kitaptaki diyalogların alt alta, konuşma çizgileriyle yahut tırnak işaretiyle bölünmemiş, normal cümleler gibi sıralanıp yazılmış olması. Sanırım burada da kitabın konusu ve ismine bir göndermede bulunuluyor ki, yine büyük resmi gördüm yanlışlıkla. Neyse, goygoyu kesiyorum çünkü bu kitabın goygoy yapılacak bir tarafı yok. İndirim kovalayın, alın, okuyun, çarpılın. Kitabın bendeki baskısı Kırmızı Kedi Yayınlarından, 336 sayfa ve 39 TL.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yazın bakalım 😎