Woody Allen'ın adını ve İtalya'nın başkenti Roma'yı görüp de filmi izlememe gibi bir lüksüm elbette olamazdı. Yönetmenliğini ve senaristliğini yaptığı daha önceki şehir filmlerinde; Paris, New York ve Barcelona'da olduğu gibi (Londra filmlerini henüz izlemedim) Roma'da da yine en güzel mekanları, en güzel görüntüleri bulup önümüze altın tepsisiyle sunmuş Woody Allen. Filmi geçtiğimiz günlerde izledim bloga yeni sunuyorum. İzlememiş olanlara spoiler'ı eklentinin içine gizleyeceğim teminatını verdikten sonra da filmin analizine başlıyorum.
Film, Roma'da görev yapan bir trafik polisinin anlatımıyla başlıyor. E dakika bir gol bir hemen spoiler'a başladın demeyin, zira bunun filmin konusuyla doğrudan ilgisi var. Roma'da görev yapan bu trafik polisi, bize Roma'da yaşayan 4 erkeğin hayat hikayelerini anlatıyor. Woody Allen birçok filminde oynadığı gibi bu filmde de rol alıyor. Demin 4 erkekten bahsetmiştim, bu erkeklerden birisi Michelangelo ki Roma'ya tatile gelen Hayley (bu arada Hayley'i de Newsroom'daki sevimli sarışın oynuyor) ile sevgili olur. İşte Woody Allen da Hayley'in Amerika'da yaşayan, müzikle ilgili bir iş yapan fakat emekli olmuş babası rolünde karşımıza çıkar. Filmde hikayesi anlatılan erkeklerden birisi de Hayat Güzeldir filminden tanıdığımız Roberto Benigni'dir. Leopoldo karakterine hayat veren oyuncunun filmdeki rolü Roma'da yaşayan bir aile babasıdır. Roma'da mimarlık okuyan diğer baş rolümüzü de Social Network filminin dahi çocuğu Jesse Eisenberg canlandırıyor. Ve son karakterimiz Alessandro Tiberi tarafından oynanan Antonio. Yeni evlendiği eşiyle Roma'ya aile tanışması ve iş görüşmeleri için gelen Antonio, tesadüf eseri hayat kadını Anna ile karşılaşır ve Anna'yı ailesine eşi olarak tanıtmak zorunda kalır. Anna'yı da Allen'ın manevi kızı Penelope Cruz oynuyor. Yan rollerde de Alec Baldwin, Ellen Page gibi isimler dikkat çekiyor.
Film sarı sıcak yaz günlerindeki Roma'da çekildiği için izlediğiniz yerden içinizi ısıtmayı başarıyor. Ama ben mesela biraz daha yemeklere ve İtalyancaya eğilmesini beklerdim. Roma fonu ve tarihi mekanlar üzerinden yürümüş Allen. Tasvir kavramını o kadar başarılı yapıyor ki, gözünüzü bir an olsun alamıyorsunuz. Hele ki İtalya'ya biraz ilginiz varsa geçmiş olsun. Filmde en çok ön plana çıkan şeylerden biri absürt komedi şeklinde olması. Özellikle Benigni'nin sahneleri, taşradan gelen Antonio ve eşinin yaşadıkları ve de Alec Baldwin'in oynadığı karakter böyle hissettiriyor. Filmde en övülesi taraf kesinlikle müzikler. Ortama uygun, o sarı sıcak havanın sarısı Roma'ysa, sıcağı da kesinlikle müzikleri. Roma mı Paris mi; İtalya mı Fransa mı; İtalyanca mı Fransızca mı sorularının cevaplarının tamamını İtalya'dan yana kullanırım şahsen ama söz konusu Woody Allen filmleriyse ve kıyas Midnight in Paris mi To Rome with Love mı olacaksa Midnight in Paris'i tek geçerim, üzgünüm. Yine de Woody Allen filmidir izlenir. Tavsiye edebilirim gönül rahatlığıyla. Kimse için olmasa bile canım Penelope için... Bilgiler ve fragmanla bağlayıp gidiyorum.
Film, Roma'da görev yapan bir trafik polisinin anlatımıyla başlıyor. E dakika bir gol bir hemen spoiler'a başladın demeyin, zira bunun filmin konusuyla doğrudan ilgisi var. Roma'da görev yapan bu trafik polisi, bize Roma'da yaşayan 4 erkeğin hayat hikayelerini anlatıyor. Woody Allen birçok filminde oynadığı gibi bu filmde de rol alıyor. Demin 4 erkekten bahsetmiştim, bu erkeklerden birisi Michelangelo ki Roma'ya tatile gelen Hayley (bu arada Hayley'i de Newsroom'daki sevimli sarışın oynuyor) ile sevgili olur. İşte Woody Allen da Hayley'in Amerika'da yaşayan, müzikle ilgili bir iş yapan fakat emekli olmuş babası rolünde karşımıza çıkar. Filmde hikayesi anlatılan erkeklerden birisi de Hayat Güzeldir filminden tanıdığımız Roberto Benigni'dir. Leopoldo karakterine hayat veren oyuncunun filmdeki rolü Roma'da yaşayan bir aile babasıdır. Roma'da mimarlık okuyan diğer baş rolümüzü de Social Network filminin dahi çocuğu Jesse Eisenberg canlandırıyor. Ve son karakterimiz Alessandro Tiberi tarafından oynanan Antonio. Yeni evlendiği eşiyle Roma'ya aile tanışması ve iş görüşmeleri için gelen Antonio, tesadüf eseri hayat kadını Anna ile karşılaşır ve Anna'yı ailesine eşi olarak tanıtmak zorunda kalır. Anna'yı da Allen'ın manevi kızı Penelope Cruz oynuyor. Yan rollerde de Alec Baldwin, Ellen Page gibi isimler dikkat çekiyor.
Film sarı sıcak yaz günlerindeki Roma'da çekildiği için izlediğiniz yerden içinizi ısıtmayı başarıyor. Ama ben mesela biraz daha yemeklere ve İtalyancaya eğilmesini beklerdim. Roma fonu ve tarihi mekanlar üzerinden yürümüş Allen. Tasvir kavramını o kadar başarılı yapıyor ki, gözünüzü bir an olsun alamıyorsunuz. Hele ki İtalya'ya biraz ilginiz varsa geçmiş olsun. Filmde en çok ön plana çıkan şeylerden biri absürt komedi şeklinde olması. Özellikle Benigni'nin sahneleri, taşradan gelen Antonio ve eşinin yaşadıkları ve de Alec Baldwin'in oynadığı karakter böyle hissettiriyor. Filmde en övülesi taraf kesinlikle müzikler. Ortama uygun, o sarı sıcak havanın sarısı Roma'ysa, sıcağı da kesinlikle müzikleri. Roma mı Paris mi; İtalya mı Fransa mı; İtalyanca mı Fransızca mı sorularının cevaplarının tamamını İtalya'dan yana kullanırım şahsen ama söz konusu Woody Allen filmleriyse ve kıyas Midnight in Paris mi To Rome with Love mı olacaksa Midnight in Paris'i tek geçerim, üzgünüm. Yine de Woody Allen filmidir izlenir. Tavsiye edebilirim gönül rahatlığıyla. Kimse için olmasa bile canım Penelope için... Bilgiler ve fragmanla bağlayıp gidiyorum.
IMDB Puanı: 6.5/10
Yapım: 2012 - ABD, İtalya, İspanya
Tür: Komedi
Süre: 112 dakika
Yönetmen: Woody Allen
Oyuncular: Penélope Cruz, Ellen Page, Roberto Benigni, Alec Baldwin, Jesse Eisenberg, Woody Allen, Riccardo Scamarcio, Ornella Muti, Greta Gerwig, Isabella Ferrari, Carol Alt, Giuliano Gemma, Judy Davis, Alessandra Mastronardi
Müzisyen : Angelo Giovagnoli
Senaryo: Woody Allen
Konu: Woody Allen “Roma’ya Sevgilerle” de seyircisini, hayatlarını sonsuza dek değiştirecek maceralar yaşayan insanlar hakkında romantik ve eğlenceli bir yolculuğa çıkartıyor. Film İtalya'da bir grup Amerikalı ve İtalyan'ın başlarından geçen romantik anlar ve maceraları konu alıyor. “Roma’ya Sevgilerle”deki hikâyeler, ezelden beri devam eden aşk arayışını bazen şehrin herhangi bir sakini bazen de yazın gelen bir turistin hayatına girerek anlatıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yazın bakalım 😎