Masum

Ne diziydi ama! Bozkır'ın ardından ikinci BluTv dizisi olarak Masum'u seçtim. Yine tek sezonluk dizi ve 8 bölümü var Masumun. 8 bölümden sonra bir de "Masum Belgeseli" adıyla verilen, diziyle ilgili bilgiler veren, yazar, yönetmen ve oyuncularla röportaj yapılan 1 saatlik bir bölüm daha var. Gizem, dram biraz polisiye türünde diyebiliriz. Jenerik fonunda Selda Bağcan sesini aşmak epey zor oluyor. Diziyi izledikten sonra anlıyorsunuz seçilen eserin verdiği mesajı: katip arzuhalim yaz yare böyle! Hadi başlayalım.

Kadroyu görseniz şampiyonlar ligi. Haluk Bilginer, Okan Yalabık, Ali Atay, Nur Sürer, Tülin Özen, Serkan Keskin gibi büyük oyuncuları barındırıyor dizi. Favori karakterim Okan Yalabık'ın oynadığı Tarık karakteri. Dizide bir masum varsa evet oydu! Normalde bunu yapmam ama en sevmediğim karakter Nur Sürer'in canlandırdığı anne karakteriydi! Allahım böyle kadınların da var olduğunu üstüne üstlük böyle kadınların evlat yetiştirdiğini bilme fikri beni inanılmaz geriyor. Bu kadın ne ki yetiştirdiği evlat ne olacak mesela?! Spoiler vermek istemiyorum fakat gelininin eşinin psikolojisi ile ilgili şikayetleri var mesela, sen zeytinyağlı pişirmiyorsun ondan böyle bu çocuğa bağlıyor. İşte burada da Nur Sürer'in büyük oyunculuğu geliyor gözümüzün önüne. Böyle bir kadının varlığına bizi o kadar inandırıyor ki nefret ettiriyor mesela karakterden. Çok kıymetli bir performans! Haluk Bilginer'in yaşlanıyor olması beni bir miktar üzüyor. Son olarak Mehmet Özgür... Baskın bir karakter olmamasına rağmen diziye dair en büyük sürprizi barındırıyor. Hadi buyur!

Dizinin senaryosundaki açıklar çok bariz. Mantık hataları yok mu, kesinlikle var. Öte yandan oyunculuklar o kadar iyiydi ki ben bu adamı tanıyorum diyebiliyorsun. Bu kadın evet var diyebiliyorsun. Öteki kadın kocasını aldatabilir, bu adam katil olabilir diyebiliyorsun. İnandırıcılığı var. Dizide geçmiş/günümüz git/gelleri mevcuttu epey. Beni heyecanlandırıyor bu flashback ve flashforwardlar. Diziyi izlerken ilginin dağılmasını engelleyip dikkati diri tutuyor. Keşke çocukların büyümesini, Cevdet'in polisliğini de izleyebilme şansımız olsaydı... İnternetten dizi izleyen bizim nesil için yerli dizilerin de internete taşınması ve süre olarak kısalması fikrinin tüm kalbimle arkasında olduğumu bir kez daha yeniliyorum. Diziyi atlamayın, mutlaka izleyin. Günün sonunda böyle bir ekip sıklıkla bir araya gelmiyor yazık ki... Gelmişken kaçırmamakta fayda var bana kalırsa.