Bir önümüzdeki takım olan Fenerbahçe'nin puan kaybetmesiyle bu sezonki 14. maçımız olan İstanbulspor maçı bir parça önem kazanmıştı. Bir kere 7-0'lık Başakşehir maçından sonraki ilk lig maçıydı, Dünya Kupası dönüşüydü, üstüne üstlük kazanmamız halinde 1 puan farkla liderlik koltuğuna kurulacak ve umuyorum sezon sonuna kadar da bırakmayacaktık. Maç aslında baskılı da başladı. İlk yarıda oynanan arzulu ve hareketli oyun, ne yalan söyleyeyim maçın farka gideceğinin bir işareti gibiydi. Gel gelelim 2 golü bulduktan sonra biraz gevşedi sanırım takım, belki de yoruldu. İkinci yarıda epey gerildim şahsen. Çünkü İstanbulspor da atak oynamaya başlamıştı, golü de buldular, bastırdılar da bir hayli ama neyse ki sonuca gidemediler. İkinci yarıdaki yorgun oyunu kabul etmemekle birlikte ilk yarıdaki oyundan razıyım. Maçın öne çıkan ismi attığı 2 golle Bafe olsa da, Dries'in inadı ve gol atma isteği de çok kıymetliydi. Tüm hafta geleceğin en iyi on sol beki listelerinde kendine yer bulmuş olan Kazımcan'ın ise nazara geldiğini düşünüyorum. Sacha'nın pozisyon alabilme becerisinin önünde ise şapka çıkarmak lazım. Müthiş bir gelişim ve henüz 20li yaşlarının başında bu çocuk... İkinci yarıdaki oyunu görmezsek güzel bir akşamdı, tatmin ediciydi. Neticede alınması gereken 3 puanı Bafe'nin 2 golüyle 2-1 kazanarak elde ettik ve liderliği ele geçirdik. Umuyorum ki lig sonuna kadar sürsün. Lidere selam durun!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yazın bakalım 😎