Green Book ~ Yeşil Rehber | 2018

Yine yeniden ırkçılığı konu alan bir filmle daha karşınızdayım sayın izleyiciler. Ve yine yeniden bir müzisyenin hayatını anlatıyor film. Akademinin dinozorları bu sene sözleşmişler sanırım müzik ve ırkçılık yılı olsun 2018 diye. İşin kötüsü filmlerin hepsi iyi de yahu. Ben bu filmi de beğendim. Aslında niyetim Vice'ı izlemekti ama malum ortamlarda bulamayınca ya bu da aday nasılsa izleyeceğim diye tıkladım bunu izlemeye başladım. Sıcacık bir filmle karşılaşacağımı bilmeden hem de! Öyleyse hadi başlayalım!

Önce adaylıklar; en iyi erkek oyuncu, en iyi yardımcı erkek oyuncu, en iyi kurgu, en iyi orijinal senaryo ve elbette en iyi film olmak üzere 5 dalda adayız 2019 Oscar Ödül Töreninde. Bohemian Rhapsody bu sene çekilmemiş olsa, Viggo Mortensen'in en iyi erkek oyuncu ödülünü alması işten bile değil.  En iyi kurguyu öper başıma koyarım diğer filmleri de düşününce. Filmde siyahi bir piyanistimiz var. Kurduğu üçlü ekibiyle konserler veriyor Beyaz Saray dahil Amerika'nın birçok eyaletinde. Turneye çıkıyor bu eyaletlerde konserleri vermek için ve turneyi de otomobille yapacak. Otomobili sürecek, gerektiğinde fiziksel olarak devreye girip kendisini koruyacak bir şoföre ihtiyacı oluyor sanatçımız Shirley'in ve tüm İtalyanlığı ile Tony çıkıyor karşısına. Tony şahsına münhasır bir arkadaş. Güçlü, edepsiz, doğal, olduğu gibi bir güneyli. Film yine dönem filmi. 60'larda geçiyor ki tuvalet ayırmaktan tutun aynı otelde uyumamaya kadar geniş bir skalada yaşanan ırkçılığı izliyoruz film boyunca. Sanırım ırkçılığa yapılan vurguda bir beyazın şoför, siyahinin "efendi" olması filmin en çarpıcı tarafıydı vermek istediği mesajı düşününce...

Spoiler vermeden filmdeki mektup sahnelerinin içimi ısıttığını söylemem gerekiyor. Geçmişe duyulan özlem, nostalji yahut retro aşkı gibi görünse de bazı şeyler naifliğini -belki de biz- yitirdikçe ister istemez izlediğim, okuduğum naif şeylere karşı kalbim eriyor. Bir de filme yol filmi desem sanırım yanlış olmaz. Seyahat etmeyi seven birisi olarak bu açıdan da beni tavladılar. Filmle ilgili tek ofsayt yemek mevzusu. Tony filmde sürekli yemek yiyor. Ağzı yemekten boş kaldığında da sigara içiyor. Ama nasıl bir iştah! Hele turnenin Kentucky ayağında bir KFC ziyaretleri var ki, yanarsın! Eğer filmi 22.30-00.30 arası izlemiyor olsaydım muhtemelen KFC bir paket servis için evime uğramak durumunda kalacaktı. Ofsayt dediğim şey de bu yani :). Son sözü de filmden bir replikle yapayım iyice ikna olun izlemeye. "Dünya ilk adımı atmaya korkan yalnız insanlarla dolu" İzleyin, eğleneceksiniz. Fragman ve bilgileriyle bağlıyorum. İyi seyirler!

Vizyon tarihi: 29 Kasım 2018
Süre: 2s 10dk
Yönetmen: Peter Farrelly
Senaryo: Peter Farrelly, Nick Vallelonga, Brian Currie
Oyuncular: Viggo Mortensen, Mahershala Ali, Linda Cardellini
Tür: Dram, Biyografik
Ülke: ABD
Konu: Yeşil Rehber, ünlü bir piyanist ve konser turu kapsamında onun şoförü olarak çalışan Tony’nin hikayesini anlatıyor. Tony Lip, Bronx’taki bir İtalyan Amerikan mahallesinde yaşamaktadır. Ünlü Afro-Amerikalı piyanist Dr. Don Shirley ise konser turu için hazırlanmaktadır. Ünlü müzisyen tur kapsamında Manhattan’dan güneye doğru birçok yere gidecektir. Kendisi ile şehir şehir gezecek bir şoför arayışında olan Shirley, bir süredir işsiz olan Tony’yi işe alır. Tony, yolculuk sırasında Afro-Amerikalılar için güvenli olan güzergahları kullanabilmek için “The Green Book” isimli kılavuzdan yardım alır. Dr Shirley ve Tony çıktıkları bu yolculukta ırkçılıkla, tehlikeyle ve beklenmedik nezaketle karşılaşır. İkili bu zorlu yolculuklarında farklılıklarını bir kenara bırakmak zorundadır.