Çatışma Yönetimi | Nezir Akyeşilmen

Uluslararası İlişkiler yüksek lisans programında önce İnsan Hakları sonra da Barış Çalışmaları dersini veren Nezir Hoca'nın kitabını da tamamladım nihayet. Dünyada yaşayan ilk insanlardan itibaren çatışma kavramı var olmuş ve çatışmayı çözmek için çeşitli yollar geliştirilmeye çalışılmıştır. İşte Nezir Hoca'nın kitabı dünyayı ilgilendiren çeşitli konulardaki çatışmaları işliyor. Dört bölüm ve bir sonuçtan oluşan kitapta akademisyenler tarafından yazılan 22 makale var. Bu 22 makaleden en dikkat çekici olanıysa, bence, Kosova ile ilgili Metin Aksoy, Armand Polisi ve Mehmet Büyükçiçek'in ortaklaşa çalışması olan Kosova: Kimin Barışı? isimli makaleydi. Balkanlarla ilgili okuduğum her çalışma beni etkiliyor, bu da onlardan biri oldu. Kitabın dördüncü bölümünde Türkiye'deki 3 temel çatışma işlenmiş. Buradaki makaleler de alanda çalışma yapanlar için kaynak olabilecek seviyede. Kitabın bendeki baskısı Orion Kitapevinden. 472 sayfa ve 70 TL. Eğer çatışma yönetimi veya barış çalışmalarıyla ilgili bir kaynak arıyorsanız, ıskalamayın. 

Küresel İlişkiler Çağında Uluslararası Örgütler | Şaban H. Çalış

Uluslararası ilişkiler maceramın sonuna yaklaşırken öğretmenlerimden biri olan Şaban Hoca'nın son kitabını okuma fırsatı buldum. Geçen hafta Ankara'ya giderken trende bana yol arkadaşlığı eden kitap, dün itibariyle bitti. Kitapta 20 tane makale var uluslararası örgütlerle ilgili. Önce uluslararası örgüt kavramının bir açıklaması yapılıyor; tanımlar, tarihsel ilerleme, uluslararası örgütlerin önemi gibi kavramsal bir çerçeve çiziliyor. Sonra da uluslararası örgütlerden hocanın belirlediği 19 tanesini çeşitli akademisyenler tarafından yazılmış hallerini görüyoruz. Uluslararası ilişkiler alanında eğitim almayı düşünüyorsanız illa ki uluslararası örgütleri ders olarak alacaksınız. Bu sebeple kitabı öneriyorum. Çünkü tam bir başucu kitabı olmuş uluslararası ilişkiler alanında. Ödev yazarken sıklıkla hem bilgilere hem kaynaklara hem de o kaynakların nasıl kullanıldığına ilişkin akademik yazım kurallarına bakarak epey kullandığımı itiraf etmeliyim. Kitap Çizgi Yayınevi tarafından basılmış, 624 sayfa ve 60 TL. 

Saatleri Ayarlama Enstitüsü | Ahmet Hamdi Tanpınar

Yıllardan bu yana okumayı sürekli ertelediğim bir kitaptı, çünkü sebebini bilmediğim bir şekilde bana çok sıkıcıymış havası vermişti. Kitabın başında öyle ağır aktı ki mevzu, hatta mevzuya öyle girilmedi ki, ben bu kitabı ne güzel ertelemişim yahu diye düşündüm durdum. Neden sonra kitap öyle bir akmaya başladı ki, belki de ben kitabın ne olduğunu anlamaya başladım, üç günde bitti. Hala benim gibi tembellik edip okumayan varsa, özetle şöyle hikayesi; Hayri isimli bir baş karakterimiz var, ebleh bi herif ne okumuş ne yazmış, kimseye bi hayrı yok, adının aksine. Kader ağlarını örüyor ve Halit diye biriyle tanışıyor. Halit, tüm saatlerin aynı anı göstermesi, senkron ilerlemesi için bir kuruluş icat ediyor (kitabın adı buradan geliyor) ve Hayri'yi de kendisinden sonra ikinci adam yapıyor. Gel zaman git zaman kendi söylediği yalana inananı mı ararsın, iş büyüyünce el etek öpeni mi ararsın, alaturkanın dibiyken alafranga olmak için kendini paralayanı mı ararsın? Her türlü tuhaflık mevcut bu kitapta. Fantastik bi iş aslında. Sanıyorum benim için kusursuz olamamasının sebebi biraz bu, biraz da dilinin zaman zaman ağırlaşması. Evet, geçtiği dönem ve yazıldığı tarih itibariyle dilinin ağırlığı normal ama yorduğu yerler olmadı değil. Kitabın bendeki baskısı Dergah Yayınlarından, 382 sayfa ve 46 TL.