Aylık yazılar #şubat

Bloga geri döndüğümü fark etmeyen yoktur sanırım. Zira bir haftadır hemen hemen her gün bi konu bulup bloga taşımışım. Çoğunluk Galatasaray ve oscar yüzünden sinema olsa da, bu yazıyla birlikte diğer kategorilere de eğileceğimin sinyallerini veriyorum. Şubat ayının son gününde de olsa aylık yazıyı yetiştirdiğim için memnunum öyleyse başlayalım mı? 

Günlerden Galatasaray vol.23

Aslında bu maçtan şahane fotoroman olurdu da bende o mecal yok yazıyı yazarken. Tüm enerjimi maçı izlerken harcadım. İyi ki de harcamışım. Maça dair söylenecek tek cümle: ALAYINIZA KOYDUK MU? 
Yürüyedur Galatasaray!

Oscar'da kim ne alır?

İtiraf edin! Başlığı gördükten sonra herkesin aklına baba kelimesini içeren en az bir cümle gelmiştir. Benim de yazarken geldi zira. Goygoy yapmadan, hiç uzatmadan renklerimi belli edeyim kaçayım. Memur adamım ben, sabah erken kalkacağım. Tören bu gece TSİ 03:30'da başlayacak ve Emma Stone (o ağzının suyunu sil sevgili erkek dostum) ile Seth MacFarlane birlikte sunacaklar. Tören Ntv ve Cnbc-e'den canlı olarak yayınlanacak. Her sene olduğu gibi Ntv töreni çeviri ile, Cnbc-e ise orjinal dilde yayınlayacak. Gelelim benim fikirlerime: 


KATEGORİ GÖNLÜMDEN GEÇEN KAZANACAĞINI DÜŞÜNDÜĞÜM
En iyi film Argo Argo
En iyi erkek oyuncu Daniel Day-Lewis Daniel Day-Lewis
En iyi kadın oyuncu Emmanuelle Riva Emmanuelle Riva
En iyi yönetmen Steven Spielberg Steven Spielberg
En iyi orijinal senaryo Django Unchained Amour
En iyi uyarlama senaryo Argo Life of Pi
En iyi yardımcı erkek oyuncu Christoph Waltz Christoph Waltz
En iyi yardımcı kadın oyuncu Sally Field -
En iyi yabancı film - Amour
En iyi animasyon - -
En iyi görüntü yönetmeni Django Unchained Life of Pi
En iyi kurgu Argo Lincoln
En iyi belgesel - -
En iyi kısa belgesel - -
En iyi müzik Skyfall Skyfall
En iyi şarkı Skyfall Skyfall
En iyi ses kurgusu Django Unchained Django Unchained
En iyi ses miksajı Skyfall Skyfall
En iyi görsel efekt Life of Pi Life of Pi
En iyi sanat yönetimi Life of Pi Life of Pi
En iyi makyaj - -
En iyi kostüm - -
En iyi kısa film - -
En iyi kısa animasyon - -

Yeterince net miyim? Bence evet.
Ps: Çizgi çektiklerim fikir beyan etmediklerim.

Life of Pi ~ Pi'nin Yaşamı | 2012

En iyi film oscarı adayları arasında bloga konuğum olan son film Life of Pi oldu. İzlemediğim bir tek Les Miserables kaldı, ne yapayım kısfmet. Pi'nin Yaşamı filmi fragmanından fotoğraflarından falan bana belgesel mi acaba diye düşündürmüştü izlemeden önce, evet yer yer belgesel izler gibi kaliteli bir görsellik içerse de, hayır film bir belgesel değil. Gemisi batarak hayatta kalma mücadelesi veren Hintli bir çocuğu anlatıyor en özetlenmiş haliyle. Benim filmden neler bulduğum oscar yazısından hemen önce bu yazıda. Ve elbette yazının devamına geçiyorum ana sayfayı kalabalıklaştırmamak adına.

Silah Tüccarı - Hugh Laurie

 
Evet başlığı yanlış okumadınız. Gregory House rolüyle tanıdığımız Hugh Laurie, Silah Tüccarı isimli bir kitaba sahip. Kitabı okumak bana yeni nasip oldu. Kitaplar merak ettikleriniz, etraftan duyduklarınız ve yazarını sevdikleriniz olarak üç kategoriye ayrılır. Silah Tüccarı, elbette üçüncü kategoriden hafızama girdi. Laurie'nin oyunculuğu kadar yazarlığı da var mı diye merak edip okudum. Çok büyük beklentiyle okuduğumdan olacak, kitap bana biraz durağan geldi. Ha yazarın ilk kitabı olması sebebiyle günahı yoktur ki Laurie yazacak da ben beğenmeyeceğim, öyle bir dünya yok. Dediğim gibi benim beklentim biraz büyüktü... Kitapta Thomas Lang baş karakterimiz, kendisini silah tüccarlarının, mafyanın ve hatta uluslararası birkaç cinayetin ortasında buluveriyor. Kitabı okurken, geçen olaylarda baş karakteri kafamda Hugh Laurie'ye oynattığım ve sürekli onu gördüğüm doğrudur. 400 sayfalık kitap 22 TL'den satışa sunulmuş durumda. Laurie'nin hatırına okunur, okunsun.

Django Unchained ~ Zincirsiz | 2012

Uzun süredir şöyle civcivli bi Tarantino filmi izlemiyordum. Hazır oscar adayı da olmuşken ve Samuel Jackson da oynarken, tamam biraz da Leo için, Django'yu listeme alayım dedim. Ne iyi etmişim! Müzikleriyle, çekimiyle, oyunculuklarıyla çok güzel bir film olmuş Django. Beklentimin altında kalmayan çok keyifli bir film izledim şahsen. Aykırı Tarantino işlerinin takipçisiyseniz, ucundan kıyısından western seviyorsanız mutlaka bu filmi görmüşsünüzdür. Ama ben bir kez daha bilhassa görmeyenler için ısrarla tavsiye edeyim ki izlemek herkese kısmet olsun. Geleyim mi filmden ayrıntılara? Evet!

Şampiyonlar Ligi vol.7

Şimdi hiçbirimiz böyle bir skor beklemiyorduk. Benim şahsi tahminim maçta iki gol olacağından yanaydı. Gel gelelim iki golü de Burak atar diyordum, olmadı. Kısmet değilmiş. Vuslat yine ikinci bahara kaldı. Berabere kalmış olabiliriz, içeride gol yemiş olabiliriz, kötü futbol oynuyor bile olabiliriz. Fakat... Ben Galatasaray'ın şartlar ne olursa olsun deplasmandaki maçtan 3 puan alacağını ve turu geçerek çeyrek finale yükseleceğini düşünüyorum, düşünmekle de kalmayıp eminim diyorum. Aslında bu kadar büyük güven alınacak tüm maçlardan, ilerlenecek tüm kulvarlardan daha önemli. Gol de yemiş olsak, geride de olsak, mağlup bile olsak, bu takımın bir şekilde işi lehine çevireceğini gerçek bir özgüvenle söyleyebiliyoruz. Bunu bize söyletenlere şükürler olsun. Şampiyonlar Ligi 2. turunda rakibimiz Schalke 04'tü ve Burak'ın attığı gole rağmen maç 1-1 beraberlikle bitti. Şimdi gözümüz de kalbimiz de iki hafta sonraki maçta. Yürüyedur Galatasaray!

Not: Şu koreodan sonra sizi sevenleri üzmeyin aslanlar.

Amour ~ Aşk | 2012

İnsanın içine batan, kötü hissettiren, bazı işler vardır. Şarkı olur, kitap olur... Bizim vakamızda bu iş bir film. İnsanın suratına çaaat diye inen bir tokat gibi film. Bu seneki oscar adayı filmlerde sıradaki film Amour oldu. Yer yer "Bir Yastıkta" olarak da çevrilen Amour, 5 daldaki adaylığı ile, ki iki tanesi en iyi film dalında, geçtiğimiz senenin dikkat çeken yapımlarından birisi oldu. Adı Aşk olunca da, ben meraklı tazelerin en romantiği Serap, bu filme balıklama atladım, atlamaz olaydım. Neden mi? Devamı tabii ki her zamanki gibi içeride. Buyrun.

Sultanı Öldürmek - Ahmet Ümit

 

Böyle anlattığı konudan sapan ve/veya aynı anda birden fazla hikaye anlatan kitaplar bana göre değil. Ahmet Ümit'in tarzını severim mesela Patasana kitaplığımın baş köşesinde olan eserlerinden biridir. Gel gelelim Sultanı Öldürmek kitabında cinayetten ziyade İstanbul'un fethini ele almış. Fatih, pardon 2. Mehmet, nasıl geldi, nasıl karar verdi, nasıl doğdu, nasıl öldü... Tarihi seven bir yazar olarak tarihle anlattığı hikayeyi harmanlaması güzel, gel gelelim tarihi hikayenin üzerine sos olarak verseydi daha iyi olmaz mıydı? Yer yer ilerlediğim, okumadan geçtiğim yerler oldu yalan yok. Yalnız itiraf etmem gerekiyor kitap bilhassa Fatih'in ölümü üzerine yazdığı senaryolarla merak uyandırıyor. Yoksa kitabın içindeki cinayet maalesef kitabın tüm zeki kurgusuna rağmen klişeden öteye gidememiş. Evet katil uşak çıktı. Okumamış olanlar için ipucu vermedim ya coşmayın hemen. Ahmet Ümit'in kitabı 528 sayfa ve 20 Tl'den satışa sunulmuş durumda.

Günlerden Galatasaray vol.22

Adım adım şampiyonluğa yürüyen bir takım izliyoruz. Allah utandırmasın. Son söyleyeceğimi ilk söyleyeyim. Galatasaray bugün top falan oynamadı önce o konuda bi anlaşalım. Fakat tertemiz iki golle maçı aldı götürdü. İyi ki de öyle oldu. Akıllar Şampiyonlar Ligindeydi diye ağlamayacağım şimdi iyi oynamadık. Maçın hakkı galibiyet falan değildi. Gel gelelim arada bi böyle de kazanmak lazım ki dost düşman takım görsün. Drogba oyuna girdikten sonra açıldı takım. Bu maçtan çıkacak ilk gerçek: Sneijder-Droga müthiş işler yapacak. İkinci gerçek ise: Drogba-Burak ikilisinden biri asla kenarda oturmamalı aksine yan yana oynamalılar. Akhisar'ı Drogba ve Burak'ın golleriyle 2-1 yenerek geçti Galatasaray. Hafta puan kayıpsız başladı şimdi bi tarafımızı yaya yaya "diğerlerini" izleyeceğiz. Ya da izlemeyiz bize ne... Sen şimdi aslanlar gibi yürüyedur GALATASARAY!

Hediye gibi geldin, hoş geldin.

Ne zamandır isteyip de yapamadığımdı bu. Didier, Wes, ne güzel geldiniz, hoş geldiniz. Birlikte nice başarılara.

sevgililer günü postu

Near, far, wherever you are...
İyi ki varsın, iyi ki benim bitanemsin. Nerede olursan ol, bize her gün sevgililer günü :)

Günlerden Galatasaray vol.21

Kabul ediyorum bir lokma geciktim. Olsun. Geç olsun güç olmasın. Cimbom yendi, Selçuk uğurlu geldi, golleri Burak attı, Antalya'yı yendik, gerisi fasa fiso. Galatasaray, geride bıraktığımız 48 haftanın 46'sında lidermiş. Ne müthiş bir istatistik değil mi? Avrupa'da bir takım yapsa, atıyorum Barcelona, dilenmekten dibi düşer insanların. Bu övgüyü hak eden bir başarı ama ben Antalya maçında dönüyorum. Tribünler falan o kadar şahaneydi ki, bu maça bi fotoroman yakışırdı. Gel gelelim vakit sıkıntısı var ve maçı bile özet geçmek zorundayım. Zaten o sırada yolda olduğum için izleyememiştim döndükten sonra izledim. Burak şahanesinin iki hafta aranın ardından attığı iki gol ile maçı kazanmak, maç sonunda İmparatore'nin kendisine söyledikleri ve tabii ki tribünler ile Antalyaspor maçı uzun süre unutulmayacak keyifte bir maç oldu ki bala da kazanmadı Galatasaray. Gayet temiz bir oyun oynayarak kazandı. Helal olsun. Yürüyedur Galatasaray!

Lincoln | 2012

Oscar filmleri serisinin bugünkü konuğu Lincoln. Spielberg imzası taşıyan film, tam 12 dalda Oscar adaylığı ile bu seneki rekoru elinde bulunduruyor. En iyi film dalında Argo'yu en çok zorlayan film olarak da dikkat çekiyor. Yine Amerikan lobisinin geçmişten bir yansımasını izliyoruz. Amerika'nın 16. Başkanı Abraham Lincoln'ün hayat hikayesi anlatılıyor dense de, hayatından ziyade, zencilere tanıdığı köleliğin kaldırılması hakkının meclise sunulup meclisten geçirilme hikayesini anlatıyor. Tabii Lincoln'ün hayatı ekseninde... Biraz da ayrıntıya ineyim yazının devamında.

#8'e sevgilerle: Superman olmak lazım bazen...

Aslında totemlerimden birisidir maç günlerinde yazı yazmamak. Ama bugün onun doğum günü olduğu için bir istisna yapmam lazımdı. Akşam puan kaybı gelirse (iç ses: Allah korusun) sebebi benim kimse gidip takıma kötü şeyler yazmasın. Selçuk'un doğum günü için yazı yazmaya karar verdikten sonra, nasıl bir şey yazsam içime siner diye düşündüm. Aklıma diğer blogumda yaptığım bir seri geldi ve bir nevi onun devamı gibi bir yazı yazayım dedim. Serinin adı Gönlümden Geçen Futbol Elçileri idi. Şu an hala yazıyor olsaydım, büyük ihtimalle 4 senenin ardından yeni bölüm kesinlikle Selçuk'a olurdu. Öyleyse başlıyorum.

Argo ~ Argo Operasyonu | 2012

Verdiğim birkaç günlük aranın ardından Oscar filmleri kuşağına devam ediyorum. İkinci sırayı verdiğim film Argo oldu. Argo, Golden Globe'da en iyi film ve en iyi yönetmen ödüllerini alması ve Ben Affleck'in de taze bir yönetmen olarak bu ödülü almış olması dikkat çekmeyecek gibi değildi zaten. Gerçi ödülü almasının nedenleri arasında filmin güzelliğinden ziyade verdiği "Amerikalılar her şeye kadirdir" mesajı gösteriliyor. Ama bu demek değildir ki Affleck kötü bir iş ortaya çıkarmış olsun. Ayrıntıları ve filmin goygoyunu içeride yapalım, başlıyorum.

Silver Linings Playbook ~ Umut Işığım | 2012

2013 oscar adayı filmlere başladım geride bıraktığımız hafta sonu itibariyle. İlk seçimim de Silver Linings Playbook oldu. İlk sıraya kendilerini almamın sebebi de Cooper ve De Niro'nun baş rollerde olması tabii ki. Limitless'tan sonra ikiliyi bir arada izlememize sebep olanlara şükranlarımı bildiririm. Düşük beklentiyle izlenip şahaneymiş diyeceğiniz türden bir film Umut Işığım. Zira romantik-komedi diyeceğimiz türde biraz da dramla bezenmiş bir hikayesi var. Gelelim filmden ayrıntılara...

Günlerden Galatasaray vol.20

Rüzgara karşı işeyemedik önce bunu diyeyim içimde kalmasın. Galatasaray, Bursa deplasmanında sıkıntı yaşar. Özellikle geride bıraktığımız 5 sezonda aldığımız ilk puan bu oldu. Bu puanı da kesinlikle Nando'ya borçluyuz. Aslında onun fotoğrafını kullanmak lazımdı da alışkanlık işte, golün sevinç fotoğrafını ekliyorum yazıya. Puan kaybedince hakem goygoyu yapılmasına kıl olsam da, bu maçta puan kaybı olmasının sebebi biraz Amrabat ve Emre ise, biraz oyuncu tercihleriyse, biraz da hakemin yönetimi oldu. Yeşil formayı çimlerle bütünleşmiş görünce çaldı düdüğü adam. Tabii tekrar diyeyim bu asla bi bahane olmamalı Galatasaray için. 20'sinde Schalke bi koyar, nereden geldiğini şaşırırsın. Golü atan Umut bu arada. (yazar burada şampiyonluk yazısına göz kırpıyor) Şampiyonluk yolunda sevineceğimiz bi beraberlik olsun. Yürüyedur Galatasaray!