Günlerden Galatasaray #27

Öyle zor şartlar altında izledim ki bu maçı galip gelemeseydik gerçekten çileden çıkmaktan fazlasını hissederdim herhalde. Maçın özellikle ilk yarısında efsane bir oyun ortaya koydu takım. Malatya maçı bu açıdan "devre arası fırçasına" ihtiyaç duymadığı nadir maçlardan biri olarak tarihe kaydedildi. Oynanan oyuna, pas ve topla oynama istatistiklerine, özetle bu ateşe kar dayanmadı elbette ve Soso ile öne geçtik. Fakat ofsayt olduğu gerekçesiyle iptal edildi gol. Daha sonra kazanılan penaltı ile Mbaye devreyi 1-0 önde kapatmamıza vesile oldu. İkinci yarıda Emre'nin müthiş kafa vuruşunu çarpmayla tamamlayan Mbaye, bir penaltı daha kazanılınca onu da gole çevirerek hat-trick ile geceyi tamamladı. Maçı 3-0 kazanıp Başakşehir'e 3 puan daha yaklaştı. Dilerim puan kaybetsinler de puan farkı azalsın. Maça dair üç notum var önce iyi olandan başlayayayım; Martin Linnes, nazarlardan korunsun müthiş karakterini güzel oyunuyla süslemeye devam ediyor, çok mutlu ediyor beni. Marcao, kart gördüğünde cezalı duruma düşeceğini bildiğinden gözleri doldu ben de izlerken ağladım, çok güzel oldu bu çocuk, bir maşallah daha. Belhanda, ikinci penaltıda ben atayım diye topun başına geçti, Mbaye ile de inceden gerildiler sanki. Gol atma arzusu çok güzel ama verilen görevler var ve penaltı atma görevi de başkasındaysa maçın içinde şu tavrı alması şık değildi. Allahtan uzamadı mevzu da tatlılıkla bağlandı bu da güzel bir detaydı. Şampiyonluğa 6 maç kaldı. Sen yine aslan gibi savaş GALATASARAY!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yazın bakalım 😎