Gitme kararı almak

Kafamın içinde zonklayan cümleler oluyor bazı anlarda. Geçen hafta okuduğum Ferzan Özpetek kitabı olan Sen Benim Hayatımsın zonklayan cümlelerden birini ön plana çıkardı. Sezen'in malum şarkıda söylediği "yer nere gök nerede ben neredeyim" cümlesini sevdiceğimden ayrı kaldığım zamanlarda sıklıkla duyuyorum kafamın içinde fakat bu sefer öne çıkan cümle "Ankara'dan nasıl ayrılabildim" oldu kitabın bir bölümünü okurken. Ve istedim ki bu bölüm yalnızca kitapta kalmasın. Başucu yazılarımdan birisi olsun istedim içimi okuyan ve Ankara'dan ayrılma kararını almamı sağladığım dönemi benden daha iyi anlatan bu cümleler... Ferzan Özpetek, sadece bu cümleleri bu kadar büyüleyici ve gerçek yazdığın için bile umarım cennete gidersin. 
Atılması gereken güç adımlar vardır. Tek başına, kimseye kulak asmadan alman gereken kararlar. En güvendiğin dostlarını ya da en sevdiğin insanları bile dinlemeden, senden öğütlerini asla esirgemeyen, katı ama samimi bir görüşe ihtiyacın olduğun zaman başvurduğun, ne pahasına olursa olsun, sana gerçeği söyleyecek insana bile kulak tıkayarak alman gereken kararlar.

Başkalarıyla paylaşılamayacak nihai seçimler. Çünkü yüreğinin derinlerinde çoktan almış olduğun kararı hayata geçirmekten başka yapacak şey yoktur artık.

...

İşte erteleyemeyeceğin an bu şekilde gelir. Sabah kalkar, aynaya bakarsın ve kendine ve dünyaya acıyla bildirirsin: "Zamanı geldi!"

Öyle güzel ki... Gerçekten okurken kararı aldığım 2016 Sonbaharına geri döndüm. Kararı aldıktan sonra önce Neşe'ye sonra odadakilere açıklamak, bizimkilere tayin istemeye karar verdiğimi söylemek, kıvrana kıvrana Ömer'den saklamak. Bakışlarımı kaçırmamdan bir şeyler fark etmesi. Kuğulu Park'tan dönerken metroya binene kadar ona hissettiklerimi anlatmak. Dünyanın en anlayışlı insanı olup kalbime en iyi gelecek şeyleri söylemesi. Kalmamla ilgili en ufak bir laf etmemesi, sulugöz vedalaşmaların bize iyi gelmeyeceğini bilip her sözünü, bakışını, hareketini dikkatle kullanması metrodan inene kadar göz göze bile gelmeden vedalaşmamız... Hayatımın en duygusal yolculuğuydu şüphesiz. 

Güzel olanı ise bu insanlardan fiziksel olarak onlarca kez ayrılmış olmama rağmen kalben ve duygusal olarak hala çok yakın olmamız. Kimisinin sesini duymadan kimisiyle iki kelime yazışmadan geçirdiğim tek bir gün bile yok. Gitmenin hiçbir zaman doğru karar olmadığını giden biri olarak açık yüreklilikle söyleyebilirim. Öte yandan hala bu kadar kalp kalbeysek belki de kendi adıma "zamanı geldi"min zamanını bilebilmiş ve uygulayabilmiş olmam doğru şeyi yapmamdır. Hayat insana bazı güzel sürprizler yapıyor ödüller vererek. Benim en büyük ödüllerimden biridir yukarıda adı geçen ve geçmeyen insanlar. Yine Sezen'in dediği gibi, "Hayat Sana Teşekkür Ederim". 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yazın bakalım 😎