2024'ün son gününde ne yapacaksınız? Ben her sene olduğu gibi televizyonun karşısına elime meze tabağımı alıp kanallar arası zapping yapacağım. Bakalım zaplayacağım kanallar arasında neler mevcut dedim ve elbette her sene olduğu gibi bu sene de sizinle paylaşmaya karar verdim. Hadi sıralayalım şöyle kanala doğru. Ne kadar da olsa her sene aynı programlar çıkıyor. Nerede her kanalın yıl başı özel bölümlü dizileri... Nerede sazlı sözlü şov programları... Bizim kısmetimize de gördüğümüzden geri düşmek kalmış. Yapacak bir şey yok. Gelelim programların sıralamasına;
Yılbaşında Televizyonda Ne Var?
Sevgili
Serapbenbuyrun
tam şu anda yazıvermiş
12/31/2024 11:00:00 ÖÖ

2024'te Neler Oldu?
Selamlar, sevgiler.
Gelin şahsi tarihimin 2024 yaprağını bir hızlıca gözden geçirelim. Ben hatırlayayım, kişisel tarihime not düşeyim, size anlatayım, siz de şahit olun. Özet geçmek gerekirse, yıl güzel başladı, güzel bitti benim adıma. Detay isteyenlerle yola devam edelim istemeyenleri üç hayırla uğurlayabiliriz. Şimdiden mutlu seneler dilerim!
Sevgili
Serapbenbuyrun
tam şu anda yazıvermiş
12/30/2024 11:00:00 ÖÖ

Ağustosta Görüşürüz | Gabriel Garcia Marquez
Ama ne kitap olmuş! Tutkulu, ateşli, kadının her yaşta kadın olduğunu kafamıza vura vura anlatan nefis bir iş. Tam bir Marquez kitabı, dokununca parmaklarınız ısınıyor. Kitabın çok enteresan da bir özelliği var, sanırım son sözde okudum, bu kitap Marquez'in vefatından 10 sene sonra yayımlanıyor. Yani yazmış, atmış bir kenara rahmetli bize de okumak kalmış. Çok iyi etmiş. Gerçi kendisi yakın bu hikayeyi demiş de, çevresindekiler dinlememiş anladığımız kadarıyla. Kitapta Ana Magdalena Bach isimli bir karakterimiz var. Evli, çoluğu çocuğu olan, yaşı 45'in üzerinde bir kadın Magdalena. Yılın belirli dönemlerinde yaşadığı bölgenin sayfiye yeri olan adaya geçiyor feribotla. Adadaki otellerden birinde bir gece geçirip ertesi sabah feribotuyla da geri dönüyor. Adada geçirdiği gecelerde ise hiç tanımadığı adamlarla tek gecelik ilişkiler yaşıyor. Ölümü yaklaşınca insan geriye sarmak istiyor sanırım. Çocukluğundan, ilk gençliğine ve yaşlılığına okuduğumuz karakterleri yaratan insan olmak yerine, yaşını başını almış insanların aşklarından bahsetmeye çalışmış Marquez. Hayatın bir yerde nihayete ereceğini kabullenmekle birlikte, aşkın hiçbir koşulda bitmeyeceğinden bahsediyor adeta. İçimdeki uslanmaz romantik bunu sevdi, ne yalan söyleyeyim... Kitabın bendeki baskısı Can Yayınlarından, 88 sayfa ve indirimsiz fiyatı 130 TL.

Sevgili
Serapbenbuyrun
tam şu anda yazıvermiş
12/24/2024 11:00:00 ÖÖ

#GünlerdenGalatasaray - Kayserispor
Galatasaray'ın bu sezon kırmadığı bir rekor kaldı mı bilmiyorum. Bildiğim puan rekoru, liderlik, şampiyonluk, en çok gol atan, en az gol yiyen, hepsini kırdı geçti. 2024 Galatasaray için epey güzel geçti. Tıpkı 2023'te olduğu gibi... Tıpkı 2025'te olacağı gibi... Oynadığı oyunla, gücüyle, sıcaklığıyla, samimiyetiyle bu takım geleniyle, gideniyle, uyanı, uymayanıyla müthiş keyif veriyor (buraya nazar duası gelecek). 2024'e bir Konyaspor galibiyetiyle başlamıştık. Kayserispor galibiyetiyle de nihayete erdiriyoruz. Maçın henüz başında Victor'un penaltı golüyle başladı maç. Sonra Kayseri beraberliği yakalamış olsa da Yunus'un ve Barış'ın gollerinden sonra artık maç bize döndü. Yunus demişken, açık ara maçın en iyisiydi bence. Maçın başında biraz sallansa da attığı gol ve yaptığı asistlerle maça damgasını vurdu. Gururlu anne bakışım konuşturmuyordur inşallah. Zira hiçbir şeyden korkmam fanatikliğin kör ettiği gözlerden korktuğum kadar. Dönüyorum tekrar takıma. Berat diye bir topçusu var Galatasaray'ın alt yapıdan yetişme. Berat'ın büyükannesinin vefat haberi gelmiş maçtan önce. Golü atan Berat'a gidip sarıldı, Hoca oyuna aldı bir noktadan sonra, maç bitiminde üçlüye onu gönderdiler falan... Galatasaray gerçekten bir his takımı Gündüz Kılıç'ın söylediği gibi... Maça başlarken bir altımızdaki takımın puan kaybetmesi ve Kayseri deplasmanının iki sezondur kötü geçmesi etkenleri takımın tepesinde sallanıyordu. Ama Galatasaraylılar biliyordu ki galibiyet gelecekti ve geldi de. Kabul, bu takım bir şekilde bir yerde tökezleyecek, fakat hepimiz çok iyi biliyoruz ki kötü oynamadığı sürece hiçbir şey de durduramayacak inşallah. Ben razıyım yaradan da razı olsun. Hedef 25, yürüyedurun! Seneye görüşürüz😋

Sevgili
Serapbenbuyrun
tam şu anda yazıvermiş
12/23/2024 11:00:00 ÖÖ

Havada Bulut | Sait Faik Abasıyanık
Sait Faik'in okumadığım hikayelerini tüketmeye çalışıyorum. Bende olmayan bir hikayesini, Havada Bulut'u okudum geçtiğimiz birkaç günde. Diğer kitapları gibi içinden deniz geçiyormuş, dalga seslerini, iyot kokusunu duyuyormuş gibi hissettirmese de Rum karakterleri barındırmasıyla bir İstanbul masalı olduğu konusunu asla yadsıyamam. TRT'nin eski güzel günlerinde dizisi bile yapılmış (benim gibi meraklısına yarımşar saatten on bölümlük dizinin ilk bölümü için youtube linki). Zweig tarzı bir kitap yazmış Sait Faik. Tek bir hikaye akıp gidiyor kitap boyunca ama uç uça birbiriyle bağlantılı hikayeleri dizip tren gibi bir novella yaratmış. Mehmet isimli bir karakterimiz var, Ahmet isimli bir arkadaşının Yorgiya isimli kıza olan aşkını bir tür dış ses olarak anlattığını okuyoruz kitap boyunca. 15 parça hikayeye bölünmüş kitap. Artı bir de anekdot var. O anekdot kitabın en sonunda yer alıyor ve sürprizli şekilde Rıfat Ilgaz'ın bir Sait Faik anısı karşımıza çıkıyor. Sait Faik'in hikayeciliğini ve bir lokma da anneciğini anlatmış Rıfat Ilgaz. Geçtiği çekim sıkıntısından bahsediyor. Şaşırttı. Kitabın bendeki baskısı İş Bankası Kültür Yayınlarından, 136 sayfa ve indirimsiz fiyatı 120 TL. Umuyorum birilerinin ilgisini çeker, okunur ki bu... Yalnız bu da değil tüm kitapları...

Sevgili
Serapbenbuyrun
tam şu anda yazıvermiş
12/19/2024 11:00:00 ÖÖ

#GünlerdenGalatasaray - Trabzonspor
Ne maç oldu be! Şimdi yukarıda Allah var, taraflı tarafsız herkes bu maçtan keyif almıştır bu bir. Herkes bu maçın hakkının Galatasaray'da olduğuna ikna olmuştur bu iki. Hepsinden önemlisi herkes bu maçın üç gün oynanmaya da devam etse Galatasaray galibiyetiyle biteceğinden emindir bu da üç. Üç maddede hemfikirsek okumaya devam edin, herhangi birine inanmıyorsanız sağ üstteki çarpıyı öneririm. Galatasaray, bazı maçlarda değil, oynadığı maçların neredeyse tamamında şampiyon gibi oynadı bu sezon. Fakat ne yalan söyleyeyim aşağı yukarı yirmi maç oynandıysa en keyiflisi buydu. Çünkü Trabzon müthiş bir direnç gösterdi dün akşam. Dişine göre rakip gelince de takım coştukça coştu. Öne geçti, beraberliğe geldi, yenik durumda kaldı ama hiçbir saniyesinde maçı bırakmadı ve ataktan, kazanma arzusundan asla vazgeçmedi. Eh, neticede de üfleyerek söndürülmeyecek bir ateş yakarak galip gelmeyi bildi. Maçın ilk yarısında Yunus ve Dries'in birer asist ve birer golle devleşmesi, ikinci yarıda maçın kaderini etkileyecek yeni bir hakem hatasına daha maruz kalmamız (dışarıdan çevrilen topun dönüp gol olması), maçın 3-3'e gelmesinin ardından son saniyeye kadar maçı rakip yarı alana yığmamız ve nihayetinde de Bats'ın iteleye iteleye rakibe attırdığı gol (evet galibiyet golü K.K. golüydü) maçın ön plana çıkan detaylarıydı. Malmö maçında çok kızdığım Michy ile barıştık. Bilenler bilir 3-3'ten son dakikada 4. golü atan şampiyonluk golünü atmış denir Galatasaray'da. Kabul, henüz erken, ama şüphesiz mayısta hatırlanacak bir andır bizim için. Teşekkürler Bats! Nefis maçtı, kayıpsız geçti. Sıradaki hakeme, şey pardon, maça geçebiliriz. Hedef 25, yürüyedurun!

Sevgili
Serapbenbuyrun
tam şu anda yazıvermiş
12/17/2024 11:00:00 ÖÖ

Kızıl Karma | Jean Christophe Grange
Bir süredir Grange kitabı geçmiyordu elime. Sonra okumaya başladım, sonra araya bazı gelişmeler girdi, sonra okuma düzenim biraz şaştı, sonra rayına oturttum, uzuuuuun süre sonra da nihayet bir kitabı bitirmenin keyfine vardım. Kitap tarihi bir hikayeden bahsediyor. Altmışların sonunda geçen hikayede Fransa'nın göbeğinden Hindistan'ın çatısına kadar çıkıyoruz. Bir süre yahu acaba polisiye değil mi bu kitap diye düşündürdü. Girizgah epey uzun sürdü. Hemen hemen ilk 200 sayfa ana hikayeden hiçbir şey beklemeyin uyarısı müdüriyetten yapıldı an itibariye haberiniz olsun. Yakın tarihte geçen 68 Fransa olaylarından bahsediyor. E konuya vakıf olmayınca da biraz boş gözlerle okuyup hikayeye giremiyorsunuz. Bende böyle çalıştı en azından. İlk 200 sayfayı sabırla atlatırsanız hikaye sarmaya başlıyor. Kim, kiminle, nerede, ne yapıyor kafaya oturtuyorsunuz ve işler de civcivleniyor. İşlenen cinayetlerin şekli şemali klasik Grange kitaplarında olduğu gibi, biraz vahşice... Yazarın diline aşinaysanız sarsmıyor. İster istemez canlanıyor gözde, razı olmak lazım. Kitap bana biraz yavan geldi. Sanki havada kaldı hikaye. Tamam bağlandı, kim neci, cinayetler neden işlendi anladık ama edebi olarak daha kuvvetli bir heyecan dalgası istiyor bünye. Sanırım bu polisiye işini yine en iyi kuzeyliler yapıyor. Şimdi elimde bir de Mermer Adam sırada Grange'dan. O kitabın da buna benzer yanları varmış, okuyanlardan öyle duydum. Bakacağız... Kitabın bendeki baskısı Doğan Kitap'tan, 584 sayfa ve indirimsiz fiyatı 395 TL.

Sevgili
Serapbenbuyrun
tam şu anda yazıvermiş
12/12/2024 11:00:00 ÖÖ

#GünlerdenGalatasaray - Sivasspor
Sivas'ta kara gece diye başlık atmak istiyorum. Üstüne uyuyup uyanmama rağmen hakeme olan öfkem dinmedi. Maçın tamamında Galatasaray'ı ince ince geren Turgut Doman isimli hakemimsi, maçın son dakikasında kötü niyetinin tüy dikmesini de VAR'a rağmen veremediği kırmızı kartla yaptı. Manaj isimli topçu göstere göstere Barış'ı sakatlamaya yönelik bileğine basarak faul yapmasına rağmen ve VAR tarafından çağırılıp izlemesine, o benim tüylerimi diken diken eden pozisyonu defalarca izlemesine rağmen verdiği sarı kartı kırmızıya çevirmedi. Bir insan başka bir insana bu kötülüğü nasıl yapar anlamadım zaten de (topçu müsveddesinden bahsediyorum); şeytani şekilde adından söz ettirmeye çalışan hakem ne yapmaya çalıştı onu hiç anlamadım. Maçın henüz başında yine o topçu müsveddesinin koluyla indirdiği toptan sona Metehan'ın koluyla topu kontrol ettiğini söyleyip Galatasaray'ı on kişi bırakan da yine aynı hakem. Neyse ya, gönlünüz olsun tamam. Çocuklarımın sağlığı ile psikolojisiyle oynamayın da kupanız da sizin olsun, puanlarınız da demeye dilim varmıyor. Bu çocukların emeğini yiyemeyeceksiniz. Galatasaray şampiyon olacak. Maçın golleri canım Yunus'tan, penaltıdan Victor'dan ve Barış'tan geldi. Rakibin puan kaybettiği haftada hem de Sivas deplasmanından üç puanla dönmek çok kıymetliydi. Tüm ekibi bütün kalbimle kutluyorum. Hedef 25, yürüyedurun!

Sevgili
Serapbenbuyrun
tam şu anda yazıvermiş
12/09/2024 11:00:00 ÖÖ

#GünlerdenGalatasaray - Eyüpspor
Günlerdir Arda'nın Galatasaraylılığından vurmaya çalışıp, güya "hatır şikesi" yapılacağını söyleyenlere kapak gibi bir maç oldu. Arda maç sonunda "Galatasaray'da aldığım eğitim giydiğim formanın hakkını sonuna kadar vererek mücadele etmeyi öğretti" dedi. Kaldı ki geleceğini Galatasaray Teknik Direktörü olarak hayal eden biri öyle hatır için rakibe falan yatmaz. İnsanlar bazı şeyleri kendileri nasıl yapıyorsa başkalarını da öyle yapıyor zannetmiş olacak ki böyle boş boş attılar tuttular. Kaldı ki Galatasaray bu sezon hiç yenilmedi. Yani Arda'yı suçlayanların TAMAMINI biz zaten yenmiştik. Eyüpspor'u yenmiş olsaydık güya Arda Galatasaraylı diye yenecektik, suçlayanların bahanesi neydi acaba? Neyse, çirkinleşmeden maça dönmek istiyorum. Şimdi Sezar'ın hakkı Sezar'a... Maçın hakkı yerden göğe kadar beraberlikti, öyle de oldu. Bu sezon sanırım ikinci kez geriye düşmüşüz bu sefer çeviremedik, kısmet. Bir de zaten maçın bize dönük olmayışının en büyük sebebi Eyüp'ün kalecisi Berke. Devleşti derler ya, aynen öyleydi. Şans mı denir başarı mı rakip olduğum için kestiremiyorum. Ama Türk Milli Takımı, her maçta Galatasaray'a oynadığı gibi oynarsa, panter gibi bir kaleci kazanmış oldu, hayırlı olsun. Hakem goygoyunu sevmiyorum ama şu maçın ilk yarısında Victor'un ayağına takılan çelme ve Barış'ın omuzlarından bastırıp yükselmesine engel olan Bruno'nun pozisyonu da eklemezsem çatlarım! Tamam hakem konuşmayalım da, şu pozisyonların da es geçilmesi Galatasaray'ın kaç golüne ve belki de dün akşam özelinde puanına mal oldu. Haksızlık olmasa, giden puan olsun Arda yabancımız mı? Neyse, biz hedefimizi şaşırmayalım. Hedef 25, yürüyedurun!
ps: maçtan fotoğraf koymak yerine kendime özel fotoğraf koydum, bakarken kalbi eriyenler parmak kaldırsın👆

Sevgili
Serapbenbuyrun
tam şu anda yazıvermiş
12/02/2024 11:00:00 ÖÖ

Kaydol:
Kayıtlar (Atom)