Aylık yazılar #mart

Şubat bitti, marta girdik bile. Geçen sene bugünleri düşünüyorum da, tuhaf şeyler hissediyorum. Bi kaç gün içinde hayatım nasıl değişmişti :) elbette olumlu yönde. Radikal kararlar alıp, mutluluğa doğru kocaman bi adım atmıştım. Bugün geçen seneden nasıl daha güzelse, gelecek sene de bugünden güzel olur umarım. Yalnız benim için değil, herkes için.. Hadi başlayalım.

I just want to tell you nothing You don't want to hear
All I want is for you to say Why don't you just take me
Where I've never been before I know you want to hear me
Catch my breath I love you 'till the end


  • Oscar'dan beri film izlemedim hiç. Televizyonda izlediğim Bay ve Bayan Smith, Frida ve Not: Seni Seviyorum dışında tabii.. Not: Seni Seviyorum'u belki 5. kez falan izliyorumdur. Ama ilk kez sonuna kadar izleyemedim. Canım acıdı, kötü oldum. Laf arasında sevgiliye de izlediğimi mesaj atmıştım. O da açmış, izleyememiş. Kıyamam :(

  • Sevgili demişken kendime baktım bu sabah. En büyük hayallerimi, yapmak istediklerimi düşündüm. Fark ettim ki benim öyle çok ekstra isteklerim yok. Mesela en büyük hayalim, annem gibi olmak :) Annem beni dünyaya getirdiğinde 20 yaşındaymış. Bundan 20 sene sonra, ben de annemin bugünkü hâli gibi olsam, sevdiğim adamla evli olsam, çocuklarım etrafımda olsa, tek sıkıntım akşama ne pişireceğim olsa.. Çok şey istemiyorum be hayat! Sadece onu.. Bugünkünden daha fazla, daha yakınımda..

  • Pek tadım da yok. Aslında biraz da bu yüzden yazmak istedim. Havalar da bozdu bugünlerde, ona sıkılıyorum. Sanki bişeyler yapmam gerekiyormuş da es geçiyormuşum gibi.. Acaip bi his. Canımı sıkıyor. Öfff!

  • Blogger yasağı tam gaz devam! Şu an blogu okuyabiliyorsanız zaten dns değiştirmişsinizdir ama bilen bilmeyene söylesin. Benim kullandığım dns'ler: 156.154.70.22 -- 156.154.74.22 lütfen herkese yayalım bunu. En azından bu dns'ler de farkedilip yasaklanana kadar.. #blogumadokunma! nolur dokunma yaa :(
  • Bak şimdi, sevgilinin ahı mı tuttu noldu bilmiyorum, futboldaki çöküşüm United'a da sıçradı. Mis gibi gidiyodu takım. Önce Çelsi'ye sonra da Liverpool'a yenildiler. Cumartesi akşamı da Arsenal ile kupa maçına çıkacaklar. Şampiyonluk gidecek falan diyo bazı kendini bilmezler. Lütfen açın bi gözünüzü bakın! Bu takım şampiyon olamazsa hiç biri olamaz! Çelsi önce puan farkını kapatsın, Arsenal önce bi maç kazanma alışkanlığı edinsin, City de sahtekarlığı bıraksın. İçim dolmuştu, boşalttım. Oh!

  • Galatasaray'ın adını anmaya korkuyorum. Adnan Sezgin bile gitti arkadaş. Şaşkınım! Lucas Neill'in doğum günü bugün bu arada. İyi ki doğmuş, iyi ki Galatasaraylı olmuş Aussie
  • House'da üzücü şeyler oldu izlediğim son bölümde. Hadi spoiler içine gizleyeyim de okuyun. Spoiler içine yazacağım sahnede Hugh Laurie'nin oyunculuğu tavan!

    Spoileeer!

    Şimdiii, Cuddy yengemizin böbreğinde bi kitle farkedildi. House da gidip elini tutmadı sevdiceğinin. Sonra durum kansere doğru gidince, bi gece, gelip başında bekledi. Ben Cuddy ölecek mi diye üzülürken, Cuddy ameliyat oldu, böbreğindeki kitle alındı, iyi huylu olduğu ortaya çıktı. Velhasılı, iyileşti. Sonra, Cuddy House'un yine vicodin aldığını fark etti. Etmez olaydı! Evine gitti, ayrılmak istediğini söyledi. House'u kör karanlıklara, bağımlılığın kucağına itti. Fotoğraf da malum sahneden tabii..


  • Fena hastalandım geçen hafta. Halen de öksürüyorum hatta. İçmediğim şey, denemediğim formül kalmadı. Bu öksürük geçmiyor. Eski Türk filmi kafasına girip ince hastalığa tutuldum hasretinden diye çemkiresim var sevgiliye. Ah bi kıyabilsem..

  • Neyse, bu aylık bu kadar olsun. Kararmaktan, karamsar şeyler yazmaktan içim karardı. İyice melankoliye bağlamadan bu aşk burada bitsin ve ben çekip gideyim. Ayın şarkısı olarak da Mehmet Erdem'in Herkes Aynı Hayatta'sını seçtim. Keyifli bi mart ayı dilerim..


Gözlerimi açsam da, sen çıksan karşıma..



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yazın bakalım 😎