Haftalık dizi yorumları | 17-19 Aralık

:)
Taşınma goygoyu yerini hafiften yerleşme goygoyuna bıraktığına göre, blogu boşladığım dönemi bitirip yeniden yükselme dönemine girebiliriz diyorum. İlk yazıyı da haftalık dizi yazısı yapayım dedim. Aslında bi de aralık ayı yazısı mevcut ama o hafta içine kalacak gibi. Bu hafta Person of Interest ve The Big Bang Theory'nin yeni bölümleri yoktu. Onun yerine İşler Güçler ve How I Met Your Mother rutinimizin üzerine, final yapmış Gossip Girl'e dair üç beş kelime de edeyim dedim. Maksat yazı kuş gibi kalmasın. Uyarımı da yapayım: Yazının devamında; İşler Güçler'in 24., How I Met Your Mother'ın 8x11 ve 8x12. (Evet üst üste iki bölüm yayınladılar.) ve Gossip Girl'ün de final bölümüne dair laflar olacak. Sonra vay ben izlemediydim, niye spoiler verdiydin demeyin, ben uyarımı yaptım bak.

How I Met Your Mother: Kuvvetle muhtemel dizinin sonuna yaklaşıyoruz. Bu sezonki performansın ardından, bitirme kararının doğru karar olduğunu düşünmüşüzdür birçoğumuz sanırım. Ama şu son iki bölümle koca sezonu kurtardıklarını itiraf etmek zorundayım. Patrice için Playbook (kızları tavlama sanatı kitabını) yakmıştı Barney. Patrice ile nişanlanacağını da söyledi. Tüm bunların etkisinde merak ettiğim şey ise, işin buradan nasıl Barney-Robin düğününe döneceğiydi. Meğer bunların hepsi numaraymış. Barney'nin Playbook'unda bir taktik de "Robin" taktiğiymiş. Yukarıdaki gifi yapan arkadaşın ellerine sağlık, taktiğin tüm adımlarını ekleyivermiş bloguna. Bana düşen de buraya atmak oldu tabii. Barney gibi bir adamın aşkla geçirdiği evrim... Gerçekten müthiş teklif oldu ya. Sen haftalardır kızı oyala oradan oraya savur. İlk bakışta gayet gıcık görünse de, romantiklikten ölecekmiş meğer. Barney-Robin antipatim an itibariyle bitmiştir. Evlenebilirler. Robin'in ses tonuyla bana geliyor: "Nobody asked you Serap!"

İşler Güçler: Öncelikle Sadi. Kıza yaranmak için kestiği sakalları ve yaptırdığı saçları, özetle yeni imajıyla tam bir Uğur Uçar oldu. Al, Eboue yokken sağ beke Uğur diye koy, sırıtmaz. Murat ve Ahmet'in içip içip Hakkı'nın kapısına dayandığı sahneler güzeldi. Diskodaki şiir gecesi de iyiydi. Ahmet'in kilo vermek için gittiği spor salonunda meğer Münir'le playstation oynuyorlarmış. E oynarken de ağızlar boş durmamış tabii. Çereziydi, pastasıydı, kolasıydı derken minik bir göbeği oldu. Göbekle ilgili hamilelik ve cinsiyet muhabbetine çok güldüğüm gibi, Ahmet'e korse giydirmeye çalışmalarına da yarıldım. Son olarak, Salih ve Melek yürürlerken Melek'in düştüğü çukura Murat da düştü bölümün son sahnesinde. Şimdi merakları celbeden konu; Melek'in öldüğü yerden Murat'ın nasıl sağ çıkacağı. Bekleyip göreceğiz.


Gossip Girl: Aslında Dan ve Blair olduktan sonra bir hayli uzaklaşmıştım diziden. Sonra göz ucuyla da olsa takip ettiğimi itiraf etmem gerekiyor. Finalden bir önceki bölüm final gibiydi zaten de asıl sorumuz olan "Gossip Girl kim?"e bir cevap bulamamıştık. Final de sırf bunun için ve mutlu sonlar için yapılmış besbelli. Gossip Girl, Dan'miş. Dan, okula ilk başladıkları sene bunların aralarına girmek için çok uğraştıysa da başaramayınca, Gossip Girl adı altında bir blog açmış ve milletin birbiri için gönderdiği haberleri yayınlamış. Yazdığı kitap Inside da buradan geliyormuş hatta. Dan, Gossip Girl olduğunu açıkladıktan sonra Nate'in gazetesi kurtuldu. Chuck'ın babası düşüp ölmüştü zaten geçen hafta. Ölüm Chuck ve Blair'in üstüne kalmadı. Serena ve Dan de barıştıktan sonra dizi, 5 yıl sonra diye devam etti ve ikisinin düğününde mutlu sonla bitti. 


Bu arada eklemeden geçemeyeceğim, Chuck ve Blair'in oğullarını yerim. Dizi yarım sezon daha uzar mıydı? Çok zorlama olabilirdi ama uzardı. Mesela Dan ve Serena'nın düğüne nasıl yürüdüklerini görebilirdik, Chuck ve Blair için daha güzel bir düğün izleyebilirdik. Rufus'un hayatına giren çerçevelinin kim olduğunu öğrenebilirdik... Özetle mutlu son oldu. İzleyenlerine, fanlarına hayırlı olsun. Haftaya görüşmek üzere.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yazın bakalım 😎