Siyah Beyaz | 2009

Bazı filmler vardır derin anlamlar yüklersiniz, izlemeye kıyamazsınız, fakat hayatınızın her döneminde de izlemek istersiniz. Bazı filmler de vardır anlam yükleyemezsiniz, fakat film bi şekilde, bi yerden sizi yakalayarak kendine hayran bırakır. Siyah Beyaz benim için bu iki kategorinin ikincisine girdi. Belli bi anlam yükleyememekle birlikte, müthiş kadrosuna saygı duyarak çok sevdim.

Geçtiğimiz senenin başında, Nejat İşler ve Şevval Sam yeniden bi projede olacaklar diye haberler gelmeye başladı. Aynı projeye Erkan Can'ın da dahil olacağını duyunca, ayrıca meraklandım tabi. Sonra Taner Birsel, Tuncel Kurtiz, Derya Alabora isimleri geldi. Bu isimlerle nasıl bir film çekileceğini merak etmeye başladım bu kez de.. Ankara'da çok eski bir barda, yine çok eski arkadaşların, yıllanmış dostlukların hikayesi olacak dendi. Bu hikayeye de barın adı; Siyah Beyaz verildi. Siyah Beyaz'a bi anlam yükleyemedim dedim ya, anlam yüklenecek bişey de yoktu belki. 5 arkadaşın dostluklarına, sohbetlerine, öylesine ordan geçen biri gibi şahit oldum izlerken. Onlar sohbet etti, ben izledim. Onlar hüzünlendi, ben izledim. Onlar güldü, ben izledim. Yani kadroyu görüp çok büyük beklenti içine girmemek gerekiyor bu filmle ilgili olarak. Kadroyu gördükten sonra, konuyu da okursanız aslında ne demek istediğimi anlayacaksınız.

Nejat İşler'in canlandırdığı doktor karakteri -ki biz onu daha önce yine doktor olarak izlemiştik ama bu mizacına daha uygundu- bugüne kadar oynadığı o aykırı rollerden farklı munis bi karakter olmuş. Şevval Sam keza öyle. Erkek gibi bir hatunu canlandırıyor ki 20 sene 4 erkekle iyi dost olan bi kadında böyle mutasyonlar normaldir diye düşünüyorum. Tuncel Kurtiz bildiğimiz, tanıdığımız gibi. Taner Birsel, barın sahibi, o efendiliğini ve mükemmel oyunculuğunu, tok sesiyle yine yansıtmış. Son olarak Erkan Can. En saygı duyduğum oyuncuların başında geliyor. Siyah Beyaz'da da, Müzeyyen'iyle ve kekeme taklidiyle, filme yine damgasını vuran adam oluyor. Derya Alabora ile aralarında geçen; "neden kandırdın? Neden terkettin?" diyalogu ise kısacık olmasına rağmen çok başarılı.

Sözün özü, herkesin beğeneceği bi film değil Siyah Beyaz, ama herhangi bi beklentiniz olmadan, sadece bu rüya kadroyu görmek için bile izlemeye değer. Bir buçuk saatimizi ne gereksiz şeylere harcadığımızı düşününce, bu filme harcanan zamana gereksiz demeye dili varmamalı kimsenin. Filmden bilgiler ve fragmanla noktayı koyalım.

Yapım: 2009 ~ Türkiye
Tür: Dram
Oyuncular: Nejat İşler, Erkan Can, Tuncel Kurtiz, Şevval Sam, Derya Alabora
Yönetmen: Ahmet Boyacıoğlu
Senaryo: Ahmet Boyacıoğlu
Yapımcı: Ali Akman, Başak Emre, Akman Film
Görüntü Yönetmeni: Özgür Eken
Görüntü Yönetmeni: Cem Anıl, Onur Yüce
Filmin Websitesi: www.siyahbeyazfilm.net
Süre: 1 saat 30 dk
Gösterim Tarihi: 23 Nisan 2010 (Türkiye)

Konu: Fırtınalı bir hayat yaşamış ama 70 yaşına gelmesine karşın hala durulmamış, ideallerine bağlı bir ressam (Tuncel Kurtiz); kalp krizi geçirdikten sonra işini bırakan, sümüklü böcek besleyip sakin bir yaşam sürmeye çalışan bir avukat (Erkan Can); mesleğini yapmaktan sıkılmış, üstüne bir de karısı tarafından terk edilmiş bir doktor (Nejat İşler); hayata karşı tek başına direnen, yalnızlığı bir yaşam tarzı haline getirmiş bir iş kadını (Şevval Sam); SİYAH BEYAZ da onların sığınabilecekleri son liman… Barın sahibiyse kimseye taviz vermeyen, sinirli, alıngan ama dünya tatlısı bir insan olan Faruk (Taner Birsel)




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yazın bakalım 😎